0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

61. Milletlerarası Antalya Altın Portakal Sinema Şenliği kapsamında, “Savrulan Zaman” sinemasının gösterimi yapıldı.

Antalya Büyükşehir Belediyesinin konut sahipliğinde düzenlenen şenlik, sinema gösterimleri, söyleşi ve oturumlarla devam ediyor.

Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Aspendos Salonu’nda, Ulusal Uzun Metraj Sinema Müsabakası’nda yarışan, direktörlüğünü ve senaristliğini Selim Evci’nin yaptığı “Savrulan Zaman” sinemasının dünya prömiyeri gerçekleştirildi.

Alper karakterinin yaşadığı beklenmedik bir olayla başlayan vicdani sorgulama sürecini bahis alan sinemada, Selim Konutçu, Özge Gürel, Beste Rahmet, Mine Teber, Derya Karadaş, Arın Kuşaksızoğlu, Fazilet Şenocak, Nihan Okutucu, Şehnaz Bölen Taftalı ve Ümit Çırak rol alıyor.

Film takımı izleyicilerin sorularını yanıtladı

Filmin gösteriminin akabinde direktör Selim Konutçu, oyuncular Özge Gürel, Beste Rahmet, Nihan Okutucu, Arın Kuşaksızoğlu ve Billur Melis Koç’un iştirakiyle birebir salonda söyleşi yapıldı.

Filmde hem senarist hem direktör hem de oyuncu olmanın zorlukları ve karakterine nasıl hazırlandığına yönelik soruyu yanıtlayan Konutçu, “Çok güç olağan lakin sinemayı seviyorsanız her alanında bulunmak keyifli. Oyunculuk konusunda çok zorlandım fakat keyif aldım. Reji tarafında oynayıp izlemek çok zorladı ancak bir tecrübeydi onu tatmak istedim. Keyifli geçti.” diye konuştu.

Filmlerinde karakterleri kızarak değil anlamaya çalışarak oluşturduğunu lisana getiren Konutçu, herkesin hayatında gri bir devrin yaşanabileceğini belirtti.

Alper karakterinde de bunun görüldüğünü söyleyen Konutçu, “Alper, siyah yahut beyaz bir karakter değil aslında gri bir karakter. İçinde vakit zaman hepimiz üzere güzellik, kötülük üzere bir sürü şeyi barındıran bir karakter oluşturmaya çalıştım. Gri bir karakterin gri bir devri. Bu da değişebilir aslında sonrasında apayrı bir hayata hakikat. Aslında bu sinemayla ilgili bir fikrim var. Bunun bu türlü bir üçleme üzere olması, bekarlık, sonra evlilik ve sonrasında boşanma ya da yaşlılık üzere. Çok kesin değil lakin bu sonuçta bir evre, hayatın bir kesiti. İnsan değişen, vakit içinde istikamet alan ve oburlaşan bir şey.” dedi.

Oyuncu Mehmet Aslantuğ’un sinemada yalnızca direktörlük koltuğunda otursaydı Alper karakterinden beklediği gücün bu olup olmayacağına yönelik sorusunu ise Konutçu, şöyle yanıtladı:

“Bu olurdu. Öteki bir oyuncu olsaydı diğer bir sinema olabilirdi. Aslında ben oynamak için birinci başta deneme çekimi yaptım. Çok yakın bir dostum Ahmet Rıfat Şungar ile konuşuyordum. Okudu ve bir halde ‘sen oynasana’ dedi. Ondan bir fikir geldi ve ben de alışılmış bir bakayım dedim. İnsanın kendisini beğenmesi kolay oluyor doğal deneme çekimlerinde.”

Oyuncu Özge Gürel de seyircilere kendilerini yalnız bırakmadıkları için teşekkür ederek, “Benim de hayatımın karışık bir periyodunda girdiğim bir setti lakin düzgün hissettirdi ve yoluna sokmama manevi olarak yardımcı olduğu bir devir vardı. Herkese çok teşekkür ediyorum. Umarım hepiniz seversiniz.” sözünü kullandı.