Peki bu otoyollardan önce ilk kim böyle bir yol yapma fikrini ortaya attı ve ne yaptı?

Almanca Otomobil Trafik ve Test Yolu sözcüklerinin başharflerinden oluşan bu yolun inşaasında savaştan dolayı bazı problemler yaşandı.

Daha sonrasında Hitler’in propogandaları, ekonomik buhranlar da bu otoyolun tamamlanmasını engelledi.

Bu pist pek çok Alman yarışçının ilk yarıştığı ve kariyerine hazırlandığı pist olarak tarihe geçti.

Tabii bu dönemin arabaları Formula 1 gibi rahat ve konforlu değildi. Ergonomik açıdan kötü ve zorlayıcıydı.

AVUS’ta yer alan bu dik viraj ise her pilotun ve izleyicinin korkulu rüyasıydı. Arabalar buradan dönerken onları koruyabilecek herhangi bir korkuluk dahi yoktu.

Bu viraj iki yüksek hız pistini birbirine bağlıyordu ve pilotların buradaki başarısı inanılmazdı. Böyle bir eğimde pilotların üzerine aşırı yük biniyordu.

Çünkü o dönemlerde araçları test edebilecek hızlı pistler bulunmuyordu.

Bu özel anlara testlere ve yarışlara pek çok kişi eşlik ediyordu.

Çok değişik ve çeşitli katmanlardan yapılan asfalt bugün kullandığımız ve bildiğimiz otobanın ana maddesiydi. Ve şimdi de otobanı otoban yapan bu asfalt AVUS’tan miras kaldı.

Bugün yol yapımı hakkında bildiğimiz pek çok şeyi AVUS’ta yapılan çalışmalara borçluyuz. Her biri orada denendi ve geliştirildi.

1950’ye kadar AVUS Batı Almanya’ya geçen yolun arasında bulunuyordu ve önemli bir konuma sahipti.

1980 yılına kadar burada herhangi bir motor yarışı yapılmadı çünkü kazalar ölümle ve çok ciddi şeylerle sonuçlanmıştı.

1998 yılında yarışlar durduruldu ve ve diğer otoyollarla bağlanılarak şehir içi kullanıma açıldı. 

Her şeye rağmen AVUS motor sporları için çok önemli bir yere sahip yol olarak kaldı.