0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ANAHTAR Parti (A Parti) Genel Lideri Yavuz Ağıralioğlu, “Partimiz, Türk milletinin partisi olacak. Partimiz, memleketine mensubiyet duyan herkesin partisi olacak. Millet için alın teri dökmeye başlıyoruz. Her şeye alfabenin birinci harfinden başlıyoruz” dedi.

GÜZEL Parti’den istifa eden Yavuz Ağıralioğlu başkanlığında kurulan Anahtar Parti’nin tanıtım toplantısı, Ankara Ticaret Odası (ATO) Kongre ve Fuar Merkezi’nde gerçekleştirildi. Program, hürmet duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra Kur-an’ı Kerim okundu. Burada açıklamalarda bulunan Yavuz Ağıralioğlu, “Yarın Cumhuriyetimizin 101’inci yılı. Bize bu aziz vatanın ne kıymetine ne bedelle ne uğruna bırakıldığını biliyoruz. Bu vatanı ne değerine ne bedelle koruyacağımıza inançla yürüyoruz. Partimizi bu kararlılığa kuruyoruz. Siyaset, başladığı üzere bitirenlerin baş tacı edildiği bir er meydanıdır. Biz bugün siyasi mesuliyetimizin birinci basamağını heceliyoruz. Başladığı üzere bitirenlere duyduğumuz sorumluluğun, başladığı üzere bitiremedikleri için omuzlarımıza düşmüş yükünü kaldırmaya yürüyoruz” diye konuştu.

‘SİYASETİN TATMİN EDİLEMEZ TAKIMINDAN MEMLEKET İDARESİ TESLİM ALINMALIDIR’

Siyaseti asli yerine, tabiatına uygun olduğu yere çekeceklerini tabir eden Ağıralioğlu, “Bu memlekette bileni olan, bu kadar bilen evladının varlığına karşın, payına fakirlik düşen milletimize niyazdayız. Siyaseti bilene sorma çizgisine çekeceğiz. Siyasete, ‘bilmiyorum’ demeyi öğreteceğiz. Bugün yaşadığınız pek çok şeyi ‘ben biliyorum’ nobranlığından yaşadığınızı bilmekteyiz. Her şeyi bilen, siyaset yerine soran, bilenin söylediğini yapan, yaptığının hesabını veren bir siyasete yürümekteyiz. Bileni bulacağız, bilene soracağız. Bileni baş tacı yapacağız. Bilenlerle yürüyecek, yaptıklarımızın hesabını vereceğiz. Siyasetin doymaz, iflah olmaz, bir türlü doyurulamaz, tatmin edilemez takımından memleket idaresi teslim alınmalıdır. Türkiye’yi dünyayla rekabet edecek kaidelere taşıyacağız. Bu Türkiye koşullarında partimizi kuruyoruz. Partimizi ümidin zora girdiği bir vakte kuruyoruz. Bismillahımız bir parti hengamesine değildir. Partimizi coşkuya, memleketi yine ayağa kaldıracak 2’nci yüzyıl mesuliyetine; bir parti münakaşasına değil, 85 milyonu bir ve bir arada etme ciddiyetine kuruyoruz. Güzel uğurlu olsun. Başlıyoruz. Kendisine isim koymuş da milletinin duası olamamış partilere inat, kendisine isim koymamış da milleti kendisine isim koymuş diye bir hareket başlatalım” tabirlerini kullandı.

‘PARTİNİN İSMİ, İRADESİ MEMLEKETİN MESELELERİNİ ÇÖZECEK OLANLARIN ANAHTARI OLSUN’

Ağıralioğlu, partinin ismi ile ilgili, “Milletimiz bize isim bulsun istedik. Şayet başarırsak başaracağız evelallah. Akıl partisi olsun. Akıllıların partisi olsun. Ahlaklıların partisi olsun. Adaletçilerin partisi olsun. Adanmışların partisi olsun. Azimlilerin partisi olsun. Milletin A planı olsun. A kalite hayatın öncüsü olsun. Adanmışlığıyla, hamasetiyle, aklıyla, ahlakıyla, azametiyle, milletin ufkuna doğsun. Amblemi anahtar olan, ismi ‘A’ diye takdim edilecek olan bir edebe gelen arkadaşlarımız da kendi mesuliyetlerini bilerek dönsünler diye şöyle mukabele ettik; neyi çözeceğini bilenler için, hangi kilidi açacağını bilenler için, partinin sembolüyle ismi birleşsin, partinin ismi, iradesi memleketin problemlerini çözecek olanların anahtarı olsun. O yüzden partimizin kısa takdimi ‘A’ ile söz edilen bir edebin mesuliyeti anahtar olmakla takdim edilen bir partidir. Anahtarı bu kadar sorunu çözmek zorunda olan milletin evlatlarının her sorunu çözmek için kendi mesuliyeti bildiği bir sembolle isimlenme iradesidir. A Parti, Anahtar Parti sembolü ve ismi anahtar olan partiyi mesuliyetini bilenlerin partisi, çözecekleri sorunları idrak edenlerin partisi, çözeceği sorunlara cesaretle yürüyenlerin partisi, hakkı olan herkese hakkını alabileceği bir anahtarı verebilmeyi namusu bilenlerin partisi, Anahtar Parti” dedi.

‘MİLLETİ KOLLAYANLARIN PARTİSİ OLACAK’

Ağıralioğlu, partisinin milletin merkezinde olduğu bir siyaset yapacağını belirterek, “Partimiz, mezhebin, meşrebin, aidiyetin değil, Türk milletine mensubiyetin partisi olacak. ‘Ay yıldızlı al bayrağın altında ben yaşayacağım, ay yıldızlı al bayrağın altında huzurla yaşayıp öldüğümde çocuklarıma bir vatan bırakacağım’ diyen herkesin partisi. Beytülmal hassasiyeti olan, haram-helal bilen, kendini bu topraklara ilişkin hisseden herkesin merkezinde olduğu bir parti. Sağın solun değil. Bu memleketi bedelleriyle ayakta tutabildiğimiz bu bin yılımız içinde inancımızın, lisanımızın, kültürünün, kalbimizin, kavlimizin partisi olacak. İtişen, kalkışan, birbirini boğazlayan değil sarılabilenlerin partisi olacak. Ayıranların, kayıranların değil, kendi yandaşlarını kollayanların değil, milleti kollayanların partisi olacak. Konuşanların değil, nutuk atanların değil, yapabilenlerin partisi olacak. Harcadığı her kuruşun hesabını verme ciddiyetinin partisi olacak. Partimiz, Türk milletinin partisi olacak. Partimiz, memleketine mensubiyet duyan herkesin partisi olacak. Millet için alın teri dökmeye başlıyoruz. Her şeye alfabenin birinci harfinden başlıyoruz” diye konuştu.

‘TÜRKİYE, TERÖRİSTLERLE MÜZAKERE EDEBİLEN BİR DEVLET DEĞİLDİR’

Ağıralioğlu, ülkenin bir karışına bile terör örgütünün elini değdirmeyeceklerini söyleyerek, “Evlatlarımızın katili Meclis’e davet ediliyor da Meclis boşa düşürülüyorsa, Türkiye Büyük Millet Meclisi boşa düşerken Türk Devleti boşa düşürülüyorsa, güya terörle gayretimizde başarısız olmuşuz da terörü bitirmeye kudretimiz yetmiyormuş da evlatlarımızın katilinden medet umuyormuşuz üzere bir acziyete kimse sözcülük edemez. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne değil, bu aziz vatanın bir karışına bile terör örgütünün elini değdirmeyeceğiz. Hiç kimse demokrasi parantezine teröristleri alarak; bizi, şehitlerimizi, milletimizi, Kürtlerimizi rencide edemez. Sayın Devlet Bahçeli böyle söyleyince Cumhuriyet’i kuran parti de ‘el yükseltiyorum’ diye konuya dahil oldu. Onlar da duysunlar; Türkiye Cumhuriyeti Devleti teröristlerle müzakere edebilen, teröristlerden medet umabilen, kendi vatandaşına vereceği hakkı çocuklarının katili üzerinden konuşabilen bir devlet değildir. Hiç kimse Öcalan’ın üzerinden güya güneydoğuda yaşadığımız sıkıntıları Kürtlere havale edip, Öcalan’ı tahlilin adresi diye gösteremez. Biz kendi problemlerimizi, kendi muhataplarımızı bularak çözeriz. Kendi sıkıntılarımızı, derman olacaklarımızı, merhemlerimizi kendi milletimizden buluruz. Öcalan hangi kapının itidir. Çabaya, akla, ahlaka, adalete gereksinimimiz var. Yapamadığınız, memlekete yük olduklarınıza yetemediğiniz için inandığım bir takımla size evvel muhalefet nasıl yapılır, sonra iktidar nasıl olunduğunu göstereceğiz” tabirlerini kullandı.

Haber: Gizem KARADAĞ/ANKARA,