0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AK PARTİ Sözcüsü Çelik: “Güçlü olmamız gerekiyor”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Etrafımızdaki coğrafyaya baktığımızda güçlü olmamız gerektiği, demokrasimizi korumak için, Cumhuriyetimizi korumak için geleceğimizi korumak için, hukuk devletimizi korumak için güçlü olmamız gerektiği son derece açıktır” dedi

ADANA – AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Etrafımızdaki coğrafyaya baktığımızda güçlü olmamız gerektiği, demokrasimizi korumak için, Cumhuriyetimizi korumak için geleceğimizi korumak için, hukuk devletimizi korumak için güçlü olmamız gerektiği son derece açıktır” dedi.

Çelik, Murat Göğebakan Kültür Merkezinde yapılan Ceyhan 8. Olağan İlçe Kongresi’nde yaptığı konuşmada AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanı Murtaza Önder Yücel’in atağa uğradığını, hastaneye kaldırıldığını tedavisinin devam ettiğini söyleyerek geçmiş olsun dileklerini iletti. Çelik, konuşmasının devamında, “Geçtiğimiz gün maalesef göz bebeğimiz olan TUSAŞ’a yapılan akın yapıldı. Olağan terör akınlarının bir yandan Türkiye’ye dönük ziyan verme, insanımıza ziyan sivil insanlarımıza, güvenlik güçlerimize ziyan verme üzere maksatları olduğu üzere tıpkı vakitte Türkiye’yi ulusal savlarından, ulusal maksatlarından uzaklaştırma halinde art planda birtakım maksatları de oluyor. Burada hepimiz gördük ki TUSAŞ’ta çalışan kahraman işçimiz arkadaşlarının şehit olmasının ıstırabına yaralılarımızın olmasının ıstırabına karşın birinci andan itibaren bu hain atağa inat ‘daha çok çalışacağız daha çok çaba edeceğiz’ dediler. Türkiye’yi bu amaçlarına ulaştırmak için ‘daha çok çaba edeceğiz’ diyerekten birlik beraberlik bildirileri verdiler. Natürel bu vakitlere kolay gelinmedi. Bu noktaya Cumhurbaşkanımız büyük bir çaba vererek global şebekelerle çaba ederek Türkiye’nin içindeki vesayet odaklarıyla çaba ederek bu özgüven ihtilalinin yolunu açtı” diye konuştu.

Çelik, şöyle devam etti:

“Etrafımızdaki coğrafyaya baktığımızda güçlü olmamız gerektiği, demokrasimizi korumak için, Cumhuriyetimizi korumak için geleceğimizi korumak için, hukuk devletimizi korumak için güçlü olmamız gerektiği son derece açıktır. Vatanımız bildiğimiz vatanımız olan uğruna bedeller ödeyerek yıllarca koruduğumuz göz bebeğimiz vatanımızda bizim huzur ve birlik içerisinde yaşayabilmemiz lakin güçlü olabilmemizle mümkün. Olağan ki demokrasimiz çok değerlidir, Cumhuriyetimiz çok değerlidir, hukuk devletimiz çok değerlidir. Her alanda iktisadi alanda, toplumsal alanda ileriye gerçek yürümek için atacağımız adımların hepsi son derece değerlidir. Lakin tüm bunları koruyabilmek için itimat içerisinde olmamız, güvenliğimiz en tesirli formda muhafazamız gerekiyor. Bu denli yıldır terörle uğraş eden bir ülke olarak, ulusal piyade tüfeğini bu denli yıl geç üretmesinin kuşkusuz toplumsal, siyasal ve iktisadi sebepleri vardır. Rastgele bir halde paranızı vererek tabanca almanızı bile engelliyordu yabancı parlamentolar. Bugünse Allah’a şükürler olsun bütün gereksinimlerimizi kendimiz üretebilecek biçimde tam bağımsız Türkiye’ye yanlışsız Bayraktar İHA ve SİHA’larımızla terörle çaba alanında vatan savunması alanında gerçekleştirdiğimiz büyük oyun değişikliği bütün dünya tarafından dikkatle takip ediliyor. Hürjet, Kağan, İmece, bütün bu imzasını attığımız eserler Türkiye’nin geleceğine büyük damgalar vurduğu üzere ulusal tanktan öteki bütün ögelere kadar Türkiye’nin tam bir formda savunma muhtaçlıklarını karşılayacak son derece stratejik eserler olarak üretilmiş oluyor. En kıymetlisi şu lakin bütün bu eserleri üreten gerek devlet firmalarında, gerek özel kesimdeki çalışanlarımızda firma sahiplerinde dayanılmaz bir inanç, azim ve heyecan görmemiz. TUSAŞ’a gerçekleşen bu akın sonrasında şehitlerimizin kaybından, yaralılarımızın varlığından duyduğumuz keder çok büyük. Şehitlerimizin her birinin öykülerini, aileleriyle yaptıkları diyalogları çeşitli haberlerden okuduk. Hakikaten çok etkileyici. Fakat hatırlayın birinci eserler ortaya çıktığı vakit hepsinin koşarak büyük bir coşku içerisinde bunu kutlama yapmalarındaki inanç işte onları bu çalışmaların kesimi haline getirmiştir. Her biri mühendisinden çaycısına kadar vatan savunmasının bir modülü olarak vatanseverliği alnında taşıyan beşerler olarak bu halde çalışmalarına azimle devam edeceklerini söylüyorlar.”

“Bu işi yapanlar suikastlara uğradı”

Çelik, savunma sanayiinde ilerlemeye çalışanların engellendiğini anlatarak, “Tabii bu eserleri birinci üretmeye kalktığımızda tıpkı geçmişte örneklerini gördüğümüz üzere geçmişte bu işlere birinci el atanlar ülkemizi ulusal olarak bu eserlerle buluşturmaya kalkanların nasıl engellendiğini, nasıl suikastlara uğradıklarını, fabrikalarının nasıl havaya uçurulduğunu, çeşitli pürüzlerle hem dışarıdan hem içeriden iş birliği içerisinde önlerinin nasıl kesildiğini görmüştük. İşte o günden bugüne geçmişte önleri kesilen bu uğraş insanlarının bugün önleri açılıyorsa ortadaki fark Recep Tayyip Erdoğan siyasetidir. Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonudur. Recep Tayyip Erdoğan sağ olun Recep Tayyip Erdoğan sağ olun. ve sizlerin birinci günden itibaren bu salonlarda verdiğiniz takviyeler bilhassa buradan şu anda çabamızın birinci gününden beri yol yürüdüğümüz ak saçlılarımızı görüyorum. Yeniden bütün tevazularıyla, bütün bağlılıklarıyla hiç kendilerini göstermeden en art sıralara oturmuşlar. Onlara buradan bir alkışla tekrar teşekkür edelim. Bu salonlarda gösterdiğiniz dayanışma birlik, beraberlik ve bütün ülke çapına yayılan gücümüzün bu biçimde ortaya koyulması ve Cumhurbaşkanımızın yürüttüğü dirayetli siyasetin bu biçimde desteklenmesi işte Türkiye’nin geleceğine olan inancın geleceğine kuvvetle yürümesinin en büyük yeridir. En büyük direğidir. En büyük takviyesidir. Onun için kongrelerimizde bu ruha bağlılığımızı, bu inanca bağlılığımızı ve Recep Tayyip Erdoğan siyasetinde sonuna kadar bir arada yürüyeceğimizi sonuna kadar takviye olacağımızı bir defa de Ceyhan’dan ilan etmiş oluyoruz” dedi.