0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Çanakkale’de yaşayan kukla ve Karagöz sanatkarı Müzeyyen Aslan ile Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı Nazım Öney Olcaytu, klasik Türk tiyatrosunu yaşatmak, genç nesillere tanıtmak ve yetişkinlere hatırlatmak emeliyle “Karagöz’ün Kukla Atölyesi”ni kurdu.

Tiyatroya 16 yaşında Başşehir Tiyatrosu’nda başlayan Aslan’ın yolu, 2005’te tıpkı tiyatro çatısı altında Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) sanatkarları ipli kukla ustası Mehmet Tahir İkiler ve Karagöz ustası İshak 2.Tekgül ile kesişti. Bu iki ustanın yanı sıra periyodun değerli kukla sanatkarı “Kaptan Amca” lakaplı Selim Başeğmez’den mesleğin inceliklerini öğrenen Aslan, hayal perdesinde 15 yıl çıraklık yaptı.

Evlenip çocuk sahibi olduktan sonra mesleğine 10 yıl orta veren Aslan, 3 sene evvel yerleştiği Çanakkale’de tanıştığı Kültür ve Turizm Bakanlığı SOKÜM sanatçısı Nazım Öney Olcaytu ile klasik Türk tiyatrosunu yaşatmak emeliyle “Karagöz’ün Kukla Atölyesi” projesini hayata geçirdi.

İki sanatkarın, masalsı bir atölyeye çevirdikleri kent merkezindeki eski üç katlı bir Rum konutu olan atölyenin girişini, Karagöz ve Hacivat’ın Büyük Evlenme Oyunu’ndaki çeyiz taşıyıcıların tasvirlerinin fotoğrafları süslüyor.

Atölyenin, Hacivat ve Karagöz ile özdeşleyen renklerle bezenmiş birinci katında hayal perdesi, usta sanatkarlar ile ve hayal perdesi tasvirlerinin fotoğrafları, ikinci katında ise bilhassa çocukların ilgisini çekecek olan Karagöz ve kukla üretim atölyeleri yer alıyor.

Kukla atölyesinde iştirakçilere, el kuklası, parmak kuklası, ipli kukla, sünger kukla imal eğitimi verilecek, Karagöz atölyesinde yetişkinlere, manda, deve ve sığır derisinden, çocuklara ise asetattan hayal perdesi tasvirlerinin nasıl yapıldığı öğretilecek.

Çanakkale Savaşları’nı çocuklara kuklalarla anlatıyorlar

Kukla ve Karagöz sanatkarı Müzeyyen Aslan, AA muhabirine, klasik Türk tiyatrosunu, Karagöz ve Hacivat’ı yaşatmak için büyük bir gayret gösterdiğini söyledi.

Çanakkale’de bu alanda faaliyet gösteren şahısların sayısının fazla olmadığını belirten Aslan, çocuklar bu sanat kısmını bilsin, görsün, yetişkinler ise eskiyi hatırlasın kanısıyla Olcaytu ile atölyeyi açmaya karar verdiklerini anlattı.

“Karagöz’ün Kukla Atölyesi”ne gelenlerin evvel eskinin kokusunu hissedeceklerini, tasvirleri göreceklerini kaydeden Aslan, ziyaretçilere bu sanatın ustadan çırağa nasıl aktarıldığını anlatacağını lisana getirdi.

Aslan, ikinci kattaki atölyelerde ise çocukların ve yetişkinlerin hayal perdesinin tasvirlerinin yanı sıra kukla üretimini öğrenme imkanı bulacağını bildirdi.

Yetişkinlere yönelik Karagöz oyunlarını da hayal perdesinde sunacakları bilgisini veren Aslan, “Anneannelerden dedelerden kalma eski havayı bu binada yakalamak istedik.” dedi.

Ziyaretçilere günlük ömürlerinden kesitler sunacaklarını vurgulayan Aslan, “Kadim oyunlar katiyetle olmalı lakin ‘nev icad’ dediğimiz oyunlar da var. Zira teknoloji çağındayız. Şu an çocukların tamamı toplumsal medyadalar ve biz onlara iki boyutlu perdede bir şey izletmeye çalışıyoruz. Hem Karagöz’ün hayal perdesinde hem de kukla oyunlarımızın içinde çocukları anladığımızı göstermeyi deneyeceğiz.” diye konuştu.

Yetişkinlere masal anlatma eğitimi verilecek

Aslan, ailelerin ve toplumsal medyanın baskısına dikkati çekmek için “çocukların kukla olmadığını” anlatmak emeliyle 9 yaşındaki kızı Diren Dora Aslan ile “Ben Kukla Değilim Projesi”ni hayata geçirmek istediğini aktardı.

Türkiye’de bayan Karagöz ve kukla sanatçı sayısının az olduğunu tabir eden Aslan, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Karagöz genelde erkek sanatı olarak biliniyor. Zira işlemesi, imali biraz sıkıntı. Güç kullanılması gerekiyor. Bir de bayan olduğumuz için anatomik olarak ses yapımız buna uygun değil. Gırtlak sesi, baş sesi kullanmamız gerekiyor. Hayal perdesinde o kadar çok tip var ki… Birçok da erkek karakter. Bunları yaparken de zorlanıyoruz haliyle. Ben de çıkarabildiğim kadar erkek sesi çıkararak ve bayan figürlerini de canlandırarak, ‘Kadınlar burada da var’ demek istiyorum. Burayı kocaman bir müzeye dönüştürmek istiyorum. İpli kukla müzesi olsun, dünyanın her yerinden ipli kuklalar gelsin. Bütün ustaların burada tasvirleri sergilensin, ustaların yapıtları yayınlansın istiyorum. Şenliklerde aranan isimlerden biri olmak istiyorum ve dünya çapında Karagöz’ü anlatmak istiyorum.”

Aslan, atölyede yetişkinler için drama, masal terapi atölyelerinin de yer alacağını, çocuklarına masalları nasıl anlatabileceklerini öğreteceklerini kelamlarına ekledi.