0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, “Merkez Bankamızın rezervlerinden ihracata, turist sayısından istihdama kadar her alanda gözle görülür artış kelam konusu. Avrupa ve Amerika dair tüm dünya ile birlikte ülkemizin de baş ağrısı olan enflasyonda düşüş başladı. Fahiş fiyat köpüğü, belirli başlı dallarda ortadan kalktı ve kalkıyor. İnşallah bunun devamı gelecek” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki Kabine Toplantısı’nın akabinde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, milletin Kızılelması’na dönüştüğünü belirttiği ‘Türkiye Yüzyılı’nın inşası yolunda azim ve sabırla ilerlediklerini söyledi. Erdoğan, “85 milyonun refahı, huzuru, memnun ve müreffeh geleceğinin önünde hiçbir mahzur tanımıyoruz. İhanetlerin, sabotajların, alçak ve kalleş taarruzların irademizi örselemesine, bizi gayelerimizden alıkoymasına müsaade etmiyoruz” dedi.

‘GÜNEY KAFKASYA’DA KALICI BARIŞA YÖNELİK EŞSİZ FIRSAT YAKALANDI’

Erdoğan, bugünkü Kabine Toplantısı’nda tekrar çok geniş bir yelpazede ülkenin ve bölgenin gündemindeki sorunları ele aldıklarını kaydederek, “Güvenlikten terörle çabaya, ulaştırmadan dış siyasete, her bahiste kabine üyelerimizle kapsamlı değerlendirmelerde bulunduk. Meydanlarda aziz milletimize verdiğimiz sözleri yerine getirmek, ülkemizi menzil-i maksuduna ulaştırmak için tüm gücümüzle çalışıyoruz. 18 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirilen 3+3 Bölgesel İşbirliği Platformu kapsamında Azerbaycan, Ermenistan, İran ve Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlarını ülkemizde konuk ettik. Bölgesel sahiplenme anlayışımızın en somut örneklerinden olan platformun değerli bir gereksinimi giderdiğini müşahede ediyoruz. Önümüzdeki periyotta bu mekanizmayı kurumsal bir yapıya kavuşturmak dileğindeyiz. 44 gün süren vatan muharebesi sonrasında Karabağ’da 30 yıllık işgalin sona ermesiyle birlikte Güney Kafkasya’da kalıcı barışa yönelik eşsiz bir fırsat yakalandı. Bir devir acıyla, işgalle, çatışmalarla alınan bu coğrafyada artık barış rüzgarları esiyor. Can Azerbaycan ve Ermenistan’ın bu doğrultuda gösterdikleri samimi uğraşları yakından takip ediyoruz. Temennimiz, süreci sabote etmeye çalışan odaklara fırsat verilmeden müjdeli, hoş ve iyi haberleri bir an evvel almaktır. Türkiye olarak Azerbaycanlı kardeşlerimizle uyum içinde inşallah kalıcı barış için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

‘MANİPÜLASYONLARIYLA CEPLERİNİ DOLDURMAYA ÇALIŞANLARIN ZİRVESİNE BİNDİK’

Bu yıl 61’inci kuruluşlu periyodunu kutlayan Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’nın 51’inci Genel Şurası’nda iş dünyasıyla bir ortaya geldiklerini hatırlatan Erdoğan, “İş dünyamızın iktisat siyasetimize takviyesinin sürdüğünü görmek, bizleri ayrıyeten mütehassıs etti. İnancımızı daha da perçinledi. Global iktisattaki tüm belirsizliklere, bölgemizde artan çatışmalara ve tansiyonlara, gelecekle ilgili çizilen karamsar senaryolara karşın ekonomimizin temel göstergelerindeki düzgünleşme kesintisiz bir formda devam ediyor. Merkez Bankamızın rezervlerinden ihracata, turist sayısından istihdama kadar her alanda gözle görülür artış kelam konusu. Avrupa ve Amerika dahil tüm dünya ile birlikte ülkemizin de baş ağrısı olan enflasyonda düşüş başladı. Fahiş fiyat köpüğü, muhakkak başlı dallarda ortadan kalktı ve kalkıyor. İnşallah bunun devamı gelecek. Vatandaşımızın helal lokmasına göz dikenlere muhakkak göz açtırmayacağız. Etiket oyunlarıyla, fısıltı gazetesiyle, piyasa manipülasyonlarıyla ceplerini doldurmaya çalışanların doruğuna bindik, biniyoruz ve bineceğiz” sözlerini kullandı.

‘BU TABLO RANTÇILARIN ELLERİNİ OVUŞTURMALARINA YOL AÇTI’

Türkiye’nin maalesef enflasyondan nemalanan bir kısmın olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunlar üretmeden, ter dökmeden, riske girmeden, konforlu bir alanda paralarına para katmaya alışmışlar. Biz vazifeye geldikten sonra bilhassa enflasyonu tek haneli sayılara indirerek yıllarca bunların istismar tabanını ellerinden aldık. Koronavirüs salgını devrinde tüm dünyada son 60-70 yılın doruğuna çıkan enflasyon oranları herkes üzere bizi de aksi etkiledi. Gelişmiş ülkelerle birlikte Türk iktisadında de istikrarları sarstı. Salgının yanı sıra biz bir de direkt iktisadımızı amaç alan salgılara maruz kaldık. Tüm bunların üzerine ‘Asrın Felaketi’ olarak nitelenen 6 Şubat sarsıntılarını yaşadık. Gerisi arkasına gerçekleşen 3 seçim, salgının ve sarsıntının tesirlerini daha sert hissetmemize sebep oldu. Rusya- Ukrayna ortasındaki savaştan ülkemizi uzak ta tutsak, ekonomik yansımalarından büsbütün uzakta tutamadık. Bu tablo, üzülerek söylüyorum; enflasyonu fırsata tahvil eden rantçıların ellerini ovuşturmalarına yol açmıştır. Şu gerçeği yalnızca iş dünyamızın, yalnızca ihtisas alanı iktisat olanların değil, milletimizin de fark ettiğine inanıyorum” dedi.

‘SİLAHŞÖRLÜK YAPANLARIN KÖRÜKLEDİĞİ ‘OLUMSUZ’ ALGININ KIRILDIĞINI GÖRÜYORUZ’

Ekonomiyle ilgili değerlendirmelerine devam eden Erdoğan, kelamlarına şöyle devam etti:

“Merkez Bankamızın rezervi arttıkça bunların tenkitlerinin dozu da arttı. Enflasyonun düşüş eğilimi hızlandıkça bunların rahatsızlığı da ayyuka çıkmaya başladı. Türkiye kazandıkça bunlar kaybettiği için tetikçileri vasıtasıyla çabucak taarruza geçtiler. Palavra, yanlış ve manipülatif haberlerle milletimizin moralini bozmaya, piyasaya ve iş dünyasına karamsarlık yaymaya çalıştırlar. Bunları da yavaş yavaş püskürtüyoruz. Para babaları namına silahşörlük yapanların körüklediği olumsuz algının kırılmakta olduğunu görüyoruz. Şunu büyük bir memnuniyetle vurgulamak istedim; milletimiz yaşadığı onca zorluğa, omuzladığı onca yüke karşın bizi anlıyor, bize inanıyor, hükümetimize ve ekonomik siyasetimize güveniyor. Allah’ın müsaadesiyle bu itimadı boşa çıkarmayacağız. Bu aziz ve fedakar millete hayal kırıklığı yaşatmamakta kararlıyız. İş çevrelerimizle, piyasa aktörleriyle ve ihracatçılarımızla yakın istişare içinde önümüzdeki süreci yöneteceğiz. Genel amaçlarımıza sadık kalarak iş dünyamızdan gelen makul talepleri karşılamak misyonumuzdur. Üretimi, istihdamı, ihracatı, sürdürülebilir ve kaliteli büyümeyi önceleyen bir anlayışla, insan odaklı bir yaklaşımla iktisat siyasetimizi sürdüreceğiz.”

’50 MİLYAR DOLARA ULAŞAN İKİLİ TİCARETİMİZDE AMACIMIZ; 60 MİLYAR DOLAR’

Bu sene Türkiye ile Almanya ortasındaki dostluk muahedesinin 100’üncü yıl periyodunu kutladıklarını vurgulayan Erdoğan, “Cumhurbaşkanı Steinmeier’in Nisan ayındaki ziyaretinin akabinde, evvelki hafta da Şansölyesi Olaf Scholz’u İstanbul’da ağırladık. İki kadim dosta ve NATO müttefikine yakışır formda Almanya ile iş birliğimizi güçlendiriyoruz. 50 milyar dolara ulaşan ikili ticaretimizde maksadımız; 60 milyar dolar. Turizm, yatırım ve savunma sanayi başta olmak üzere potansiyelimizi en üst seviyede kullanarak inşallah bu amacı yakalayacağız. İsrail’in katliamları üzere bahislerde fikir ayrılığımız olsa da Almanya ülkemizin Avrupa’daki en değerli ortağıdır. Bu vasfını gelecekte de koruma edecektir.”

ifadelerini kullandı.

‘MUHTAR BİLE OLAMAZ’ MANŞETİ YILLARCA HAFIZALARA KAZINMIŞTI’

Erdoğan, 19 Ekim Muhtarlar Günü vesilesiyle İstanbul’daki 950 muhtarımızın iştirakiyle 54’üncü Muhtarlar Buluşması’nı gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, “2015 yılında birinci sefer bizim başlattığımız bu gelenek sayesinde şimdiye kadar 41 binden fazla muhtar kardeşimizle tıpkı gönül sofrasının etrafında bir ortaya geldik. Ülkemizin problemlerini istişare ettik. Muhtar aylıklarından sigorta primlerine, silah ruhsatı harcından öteki mali ve toplumsal imkanlara, belediyelerde ihdas ettiğimiz muhtarlık işleri dairesi ve müdürlüklerine kadar pek çok başlıkta muhtar kardeşlerimizin yanında olduk. Uzun yıllar Anadolu insanı üzere muhtarlarımız da ülkemizde elitist zihniyetin kadrine uğramıştı. ‘Muhtar bile olamaz’ manşeti bu zihniyetin küstahlığının, nobranlığının, millete doruktan bakan kibirli, üstenci tavrının sembolü olarak yıllarca hafızalara kazınmıştı. Muhtarlarımıza hak ettikleri bedeli vererek bu mütekebbir anlayışı değiştirme zorladık. Bu vesileyle bir kere daha köylerine ve mahallelerine hizmet uğraşlarında tüm muhtar kardeşlerimize Allah’tan kolaylıklar diliyorum” dedi.

‘BİZİM DIŞ SİYASETİMİZİN ANA OMURGASI TÜRKİYE EKSENİDİR’

Türkiye’nin coğrafik pozisyonuna, gayelerine, beşeri, tarihi ve ticari bağlarına uygun halde 360 derecelik bir perspektifle dış siyasetlerini icra ettiklerini kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:

“Batıyla bağlantılarımızı güçlendirirken doğuya sırtımızı dönmüyoruz. Oburlarının bize çizdiği istikamette değil, kendi çıkarlarımız doğrultusunda özgür irademizle adımlarımızı atıyoruz. Türkiye’nin çıkarı neredeyse oraya gidiyor, menfaati neyi gerektiriyorsa o tarafta iş birliklerimizi geliştiriyoruz. Daha evvel farklı vesilelerle söylemiştim. Bugün değerine binaen bir kere daha tekrarlıyorum; bizim dış siyasetimizin ana omurgası Türkiye eksenidir. Türkiye’nin ulusal menfaatleri, güvenlik hassasiyetleri, ekonomik ve ticari çıkarları her şeyin üzerindedir. En temel önceliğimizdir. Biz makas değiştirmiyoruz., aksine Türkiye merkezli bir anlayış ile değişen global sistemde hak ettiğimiz yeri almaya çalışıyoruz. Çok uluslu iş birliği platformlarıyla münasebetlerimizi farklı düzeylerde ilerletme gayretlerimizin art planında işte bu bakış açısı vardır.”