1)ROJİNİ ARAMA ÇALIŞMALARINDA 10’NCU GÜN
VAN’da kaldığı yurttan çıktıktan sonra bir daha haber alınamayan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’i (21) arama çalışmaları, 10’uncu günde de devam ediyor. Van Gölü’nde, taramalı sonar, su altı görüntüleme ve su üstü radar cihazlarının kullanıldığı aramalarda, dalgıçlar zaman zaman dalış yapıyor.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1’inci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş, 27 Eylül akşamı kaldığı yurtta akşam yemeğini yedikten sonra dışarı çıktı. Geri dönmeyen Rojin Kabaiş’e telefonla ulaşamayan arkadaşları, 28 Eylül’de saat 12.00 sıralarında polise haber verdi. Kabaiş’in 27 Eylül’de saat 18.30 sıralarında Van Gölü Sahili’ne çakıl taşı toplamaya gideceğini söylediği, birlikte gitmeyi teklif ettiği arkadaşının olumsuz yanıt verdiği tespit edildi. Kabaiş’in arkadaşları, 28 Eylül’de Van Gölü Sahili’nde Rojin’e ait cep telefonu, kulaklık, kek ve su bulundu. Telefon incelenmek üzere polise teslim edildi.
Telefonla konuştuğu annesine markete gidip, kahve, su ve kek alacağını söyleyen Rojin için polis, Jandarma Sahil Güvenlik, AFAD ve Büyükşehir Belediyesi’nin itfaiye ekipleri arama çalışması başlattı. Gönüllü arama kurtarma ekiplerinin de katıldığı çalışmalara, polis ekipleri zaman zaman havadan da destek veriyor. Arama çalışmalarında Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü’nden gönderilen yandan taramalı sonar cihazı, jandarmanın su üstü radar, polisin su altı görüntüleme cihazları da kullanılıyor. Jandarma, sahil güvenlik, polis ve AFAD ekiplerinden oluşan dalgıçlar da zaman zaman göle dalış yaparak aramalara destek veriyor.
Bugün arama çalışmalarında 10’uncu güne girildi. Ancak şu ana kadar Rojin’e ait herhangi bir ize ulaşılamadı. Rojin’in kaçırılma ihtimaline karşı da ekipler olayın yaşandığı ilk günden itibaren Bardakçı Mahallesi’ne giriş ve çıkış yapan 100’den fazla araçta inceleme yaptı. Dün İskele sahilinde arama yapan ekipler, bugün tekrar Yüzüncü Yıl Üniversitesi ile Bardakçı Mahallesi arasında kalan bölgede çalışmalarını sürdürüyor. (DHA)
Görüntü Dökümü
————————–
-Arama köpeklerinin de kullanıldığı Rojini arama çalışmaıs
-Van Gölü üzeninde tekne ve botlarla yapılan arama
-Helikopter destekli arama
-Dalgıç ekipler
HABER:Behçet DALMAZ-Gülay KUYUCU/VAN, (DHA)
===========================================
2)DİYARBAKIR’DA TIR’IN ÇARPTIĞI YAYA ÖLDÜ
DİYARBAKIR’ın Bismil ilçesinde yolun karşısına geçerken briket yüklü TIR’ın çarptığı İsmail Kılıçaslan (54), hayatını kaybetti.
Kaza, dün akşam saatlerinde Bismil-Diyarbakır kara yolu Dicle Mahallesi Akpınar Camii önünde meydana geldi. Plakası ve sürücüsünün ismi öğrenilemeyen briket yüklü TIR, aracından inerek yolun karşısına geçmek isteyen İsmail Kılıçaslan’a çarptı. Çarpmanın etkisiyle sürüklenip başını kaldırıma çarpan Kılıçaslan, yaralandı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kılıçaslan, ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Bismil Devlet Hastanesi’nde doktorların çabasına rağmen kurtarılamadı. Hayvancılıkla uğraştığı belirtilen İsmail Kılıçaslan’ın cenazesi, otopsi işlemlerinin ardından Silvan’da defnedildi.
TIR şoförü, ifadesinin alınması için emniyete götürülürken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. (DHA)
Görüntü Dökümü
—————————
İsmail Kılıçaslan’ın fotoğrafı
Olay yeri görüntüleri
Polis ekipleri
Kaldırımdaki kan izleri
Genel ve detay görüntüler
Haber- Kamera: Seyfettin EKEN- Gıyasettin TETİK/DİYARBAKIR, (DHA)
===========================================
3)”DUR’ İHTARINA UYMAYIP, POLİSE ÇARPIP KAÇAN 16 YAŞINDAKİ EHLİYETSİZ SÜRÜCÜ YAKALANDI
BATMAN’da denetleme yapan polis ekiplerinin ‘dur’ ihtarına uymayarak motosikletli bir polis memuruna çarpıp, kaçan sürücü 16 yaşındaki M.E.K., takip sonucu yakalandı. Hastaneye kaldırılan polis memurunun kolunda kırık olduğu öğrenildi.
Olay, akşam saatlerinde Aydınkonak Mahallesi Korik Caddesinde meydana geldi. Asayiş denetlemesi yapan polis ekipleri bir aracı durdurmak istedi. Ancak otomobilin sürücüsü ‘dur’ ihtarına uymayarak, motosikletli polis memuruna çarparak kaçtı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Yaralı polis memuru ilk müdahalenin ardından ambulansla Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi. Hastanede tedaviye alınan polis memurunun kolunda kırık ve başında kanama olduğu, ancak hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. Polis memuruna çarpıp kaçan 16 yaşındaki ehliyetsiz sürücü M.E.K. ise ekiplerin çalışmasıyla yakalanarak gözaltına alındı. M.E.K.’nin emniyetteki işlemleri devam ediyor.
VALİLİKTEN AÇIKLAMA
Valilikten konu ile ilgili yapılan açıklamada, “Aydınkonak Mahallesi Korik Caddesinde saat 22.00 sıralarında; İl Emniyet Müdürlüğümüze bağlı ekiplerce yapılan asayiş uygulaması esnasında, durdurulmak istenen bir sürücü ‘dur’ ihtarına uymayarak görevli polis memuruna çarpmak suretiyle olay yerinden kaçmıştır. Cumhuriyet Savcılığından alınan talimat üzerine yakalama çalışmaları derhal başlatılmış olup, ilk belirlemelere göre 16 yaşında ve ehliyetsiz olduğu anlaşılan şüpheli şahıs aracıyla birlikte yakalanmıştır. Yaralı polis memuru ivedi şekilde hastaneye intikal ettirilmiş olup; yapılan tetkikler sonucunda, genel sağlık durumunun iyi olduğu, kol bölgesinde kırık ve baş arkasında kanama olduğu tespit edilmiştir. Olaya ilişkin adli tahkikat devam etmektedirö denildi. (DHA)
Görüntü Dökümü
————————
Cep telefonu
-Olay yerinden görüntü
-Polis ekipleri
-Kaza yapan motosiklet
Aktüel
-Hastane ve ambulans
-Genel ve detay görüntüler
Bayram AYHAN/ BATMAN, (DHA)-
========================================================
4)DÜĞÜNDEN DÖNEN MİNİBÜS OTOMOBİLLE ÇARPIŞTI, ORTALIK SAVAŞ ALANINA DÖNDÜ
ANTALYA’da düğünden dönenlerin bulunduğu minibüs ile otomobil çarpıştı. Savaş alanına dönen kaza yeri çevredekilerin cep telefonu kameralarına yansıdı.
Kaza, saat 00.30 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Habipler Mahallesi Muammer Aksoy Caddesi üzerinde meydana geldi. Sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 07 BON 549 plakalı otomobil kavşaktan dönerken karşı istikametten gelen sürücüsü ve plakası öğrenilemeyen minibüs ile çarpıştı. Kazayı görenlerin ihbarıyla olay yerine polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekibi, minibüste sıkışan yaralıları çıkarttı. Sağlık ekipleri, yaralılara ilk müdahaleyi kaza yerinde yaptı. Yaralılar bölgedeki çeşitli hastanalere kaldırıldı. Kazaya karışan minibüstekilerin bir düğünden döndüğü öğrenildi.
‘YAKLAŞIK 7-8 KİŞİ YARALANDI’
Kazaya tanık olan Songül Ersan, Düğünden geliyordum, insanların yolda hareketsiz yattığını gördüm. Hepsi yere serilmiş durumdaydı. Aracımı hemen park edip, kendilerine yardım ettim. Hiç kimse yoktu, aileler çığlık atarak bağırıyorlardı. Benim gördüğüm yaklaşık 7-8 kişi yaralanmıştı. Ambulanslar geldi, yaralılara müdahalede bulundu diye konuştu. Hurdaya dönen otomobil ve minibüs çekici yardımıyla yoldan çekildi. (DHA)
Görüntü Dökümü
————————
-Kaza yeri detay
-Hurdaya dönen minibüs ve otomobil detay
-Polis ekipleri detay
-Sağlık ekipleri detay
-Yaralılar detay
-RÖP1 Kazaya tanık olan Songül Ersan
Haber – Kamera Tunahan KIR ANTALYA, (DHA)
========================================
5)’EVDE TÜTÜN SARMA’ İLANLARI, DOLANDIRICILARIN YENİ TUZAĞI
SARMALIK kıyılmış tütünün içime hazır hale getirilip, satışı yasak olmasına rağmen ‘Evde tütün sararak para kazanma’ başlığıyla internette yer alan ilanların çoğalması dikkati çekti. Yasaktan habersiz kadınların, ek kazanç düşüncesiyle ilgi duyduğu ‘evde tütün sarma’ işi ilanları, dolandırıcıların yeni tuzağı haline geldi.
Ticaret Bakanlığı verilerine göre; 2018’de 33 bin 369 ton olan gümrüklerde el konulan tütün miktarı, bu yıl ocak- ağustos döneminde 100 bin 393 tona yükseldi. Gümrük Muhafaza ekipleri, aynı dönemde 247 milyon 880 bin 943 lira değerinde sigara, puro, tütün, sigara kağıdı ve fitrenin kaçak yollarla ülkeye girişini engelledi. 15 yaş üstü nüfusun yüzde 27,6’sının sigara kullandığı Türkiye’de, tütün dükkanlarında da kıyılmış tütünün yanı sıra sigara kağıdı, filtre, tabaka ve nargile tütünü de satılıyor. Tiryakiler, tütünü ellerinde sararak ya da tek sarım yapabilen makine kullanarak içime hazır hale getiriyor.
Diğer yandan sarmalık kıyılmış tütünün, makaron içerisine doldurulup veya yaprak sigara kağıdına sarılarak satışa sunulması yasak. Yasağa rağmen tütün dükkanlarında açık sigara satışı yaygınlaştı. Dükkanlarda genellikle paket başı ücretle kadınlar tarafından makine ya da elle sarılan açık sigaralar satışa sunuluyor.
‘TÜTÜNÜ SATIŞA HAZIR HALE GETİRMEK YASAK’
Gümrük işlemlerine tabi tutulmamış, kaçak tütünü satışa hazır hale getirmek için emek harcayan, yaptıkları iş ve kazancın yasa dışı olması nedeniyle suç işlediğinden habersiz kadınlara yönelik ilanlarda son dönemde artış oldu. Kadınlar, ‘Evde tütün sararak para kazanma’ gibi ilan başlıklarıyla sosyal medyada dolandırıcıların hedefi haline geldi.
KADINLAR MAĞDUR OLUYOR
Evde tütün sarma işi ilanına başvuranlar, ilanı veren kötü niyetli kişilerin başlangıç ücreti olarak talep ettiği parayı gönderiyor ya da sardığı paket ücretinin ödenmemesiyle mağdur oluyor. Bazıları da banka aracılığıyla hesap numarasına gönderdiği az miktarda para sonrası görüşmelerde mağdurların kişisel bilgisini edinip, para aklama amacıyla kullanıyor.
‘HAPİS CEZASI’ UYARISI
Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, “İnternette tütün sarma ilanları görüyoruz. Mağdurlar, ilk etapta belli bir ücret ödenmesi için IBAN numarasını gönderiyor. Bir süre sonra ‘cihazlarımızı gönderip, tütün sararak para kazanacaksınız’ söylemiyle kandırıp, kişisel bilgilerine ulaşıyor. Tütün sarma işi, bir suçtur. 3-5 yıl hapis cezası var. Bu işi yaparak hem suçlu hem de dolandırıcıların mağduru olmayın. Bu ilanlar şikayet edilsin. Tütün sarma işinin yasa dışı olduğunu bilmeden ek gelir amacıyla bu ilanlara itibar ediliyor. Kulaktan dolma, ‘komşu yapıyor, kazanıyor’ gibi söylemlerle ilanlara ilgi duyuluyor. Kaçak kıyılmış tütünü satış için içime hazır hale getirmek suçtur” dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü
——————————–
-Röp. Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz
Haber: Tolga YILDIRIM-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,(DHA)
====================================
6)133 YILDIR KAPANMAYAN TEK OKUL; ÖĞRENCİLER ŞEHİR MERKEZİNDE ÜRÜN YETİŞTİRİP, KAZANÇ SAĞLIYOR
BURSA’da 1891’de kurulan Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, 133 yıldır kapanmadan eğitim veren tek okul olarak ziraat teknisyeni yetiştiriyor. 5 alanda eğitimin verildiği asırlık okuldaki 600 öğrenci, şehir merkezinde çiftçilik yapıyor. Öğrenciler hem besledikleri tavukların yumurtalarını satıp gelir elde ediyor hem de ektikleri sebzelerin hasadını yapıyor. 40 çeşit ürünün yetiştirilip satıldığı okulun 82 tescilli ürünü bulunurken, öğrenciler, aylık minimum 1500 lira kazanç sağlayıp, harçlıklarını çıkarıyor.
Sultan 2’nci Abdülhamid’in talimatıyla Bursa’nın Osmaniye ilçesinde 1891 yılında Hamidiye Ziraat Mektebi adıyla kurulan Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde 133 yıldır aralıksız eğitim veriliyor. 60 öğretmen ve 10 usta öğreticinin 420’si kız, 600 öğrenciye eğitim verdiği okulda, ‘Gıda Teknolojisi’, ‘Hayvan Yetiştiriciliği ve Sağlığı’, ‘Laboratuvar Hizmetleri’, ‘Tarım’ ve ‘Yiyecek İçecek Hizmetleri’ olmak üzere 5 alan bulunuyor.
300 DÖNÜMLÜK ALANDA 40 ÇEŞİT ÜRÜN
Şehir merkezinde köy hayatı yaşayarak, çiftçilik yapan öğrenciler, bir yandan besledikleri tavukların yumurtalarını satarak gelir elde ediyor, bir yandan da ektikleri sebzelerin hasadını yapıyor. 400 dönüm arazi üzerine kurulu okulda, 2022 yılında beri ahududu, böğürtlen, Frenk üzümü, vişne, ayva, şeftali, Trabzon hurması, kabak, maydanoz, roka, ıspanak, brokoli, karnabahar, zeytinyağı ve tıbbi aromatik bitkilerin de aralarında olduğu 40 çeşit ürün, 300 dönümlük alanda yetiştirilip, satılıyor. Meyve-sebze kurutma ile zeytinyağı ambalajlama tesisinin de yer aldığı okulun, 82 tescilli ürünü bulunuyor.
AYDA 150 BİN YUMURTA ÜRETİMİ
Teorik eğitimin yanında uygulamalı eğitime önem verilen okulda, ‘Hayvan Yetiştiriciliği ve Sağlığı’ bölümü öğrencileri de yumurta üretimi yapıyor. Yaklaşık 3 bin tavuğun beslendiği okulda, aylık elde edilen 150 bin yumurta da yetiştirilen diğer ürünler gibi belediyelere ve marketlere toptan, vatandaşlara da perakende olarak satılıp, döner sermayeye kazanç sağlıyor. Öğrenciler hem yetiştirdikleri ürünlerden hem de o ürünlerin ‘Tarladan tabağa’ sloganıyla müşterilere sunulduğu okul bahçesindeki kafeteryada garson olarak çalışıp, aylık bin 500 ile 10 bin lira arasında değişen kazanç da sağlıyor. Ayrıca 7 at ve 1 tayın da bulunduğu okulda hem öğrencilere hem de vatandaşlara, okuldan mezun olan usta öğreticiler tarafından binicilik dersleri veriliyor.
ESKİ KAMYONET, PEYZAJ ALANI OLDU
Sıfır atık prensibiyle hareket edilen asırlık okulda, eskiyen ve artık kullanılmayacak hale gelen tüm eşya ve araçlar değerlendiriliyor. 70’li yıllardan kalan ve öğrencilerin, motor ve kasa kısmında peyzaj çalışmalarını gerçekleştirdiği kamyonet de bunun bir örneği olarak okul bahçesindeki yerini almış durumda.
‘HİÇBİR ŞEYİN ÇÖPE ATILMASINA İZİN VERİLMİYOR’
Okulun, Cumhuriyet dönemi öncesinde kurulmasına rağmen adı değişmeyen tek okul olduğuna dikkat çeken ve 133 yıldır aynı misyonla eğitim verildiğini belirten Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Ali Cihan, “Bursa’nın tek Tarım ve Meslek lisesi olarak, öğrencilerin ve velilerin teveccüh gösterdiği güzide bir kurumuz. Okulumuzda öğrencilerin istihdamına çok önem ve değer veriyoruz. Bu bakımdan uygulamalı eğitimlere ağırlık verdiğimiz okulumuzda üretim ağırlıklı çalışıyoruz. Sıfır atığa verilen önem nedeniyle okulda hiçbir şeyin çöpe atılmasına izin verilmiyor. Hurdaya çıkan traktör ve araçlar hem peyzajda hem de görsel olarak okulun güzelleşmesi için dekor olarak kullanılıyor” dedi.
‘ORTALAMA 80-100 BİN TL ARASINDA CEP HARÇLIĞI DAĞITIYORUZ’
Teorik eğitimin yanı sıra uygulamalı eğitimle öğrencilerin gelişimine katkı sağlamaya çalıştıklarını belirten ve yapılan üretim sayesinde öğrencilerin de para kazanarak hem cep harçlıklarını çıkardıklarını hem de aile ve ülke ekonomisine katkı sağladıklarını söyleyen Cihan, “Üretim çalışmalarına katkı sağlayan öğrencilerimize, toplamda aylık ortalama 80 ile 100 bin lira arasında cep harçlıkları dağıtılıyoruz. Ayrıca öğrencilere geleneksel yöntemleri, modern makinelerle kaynaştırarak öğretmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
‘BİLİNÇLİ BİR ÇİFTÇİ VE ZİRAAT MÜHENDİSİ OLMAK İSTİYORUM’
Babasının da çiftçi olduğunu söyleyen 10’uncu sınıf öğrencisi Beytullah Akpınar ise okulda kendilerine gösterilen uygulamalar ve derslerden memnun olduğunu belirterek, “Bu okulda yapılan uygulamalar ve verilen derslerle kendimi geliştirip, bilinçli bir çiftçi ve ziraat mühendisi olarak bilinçli olmayan çiftçilere önderlik etmek istiyorum. Bu alanda çalışmalar yürütmek için bu okulu tercih ettim” dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü
———————————–
-Okul binasından detaylar
-Okul bahçesinde bulunan antika traktörden detay
-Binicilik eğitiminden detaylar
-Öğrencinin ata binmesi
-Vatandaşların at ile fotoğraf çektirmesi
-Detaylar
-Öğrencilerin yaptığı üretim ve hasattan detaylar
-Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Ali Cihan’ın röportajı
-10’uncu sınıf öğrencisi Beytullah Akpınar’ın röportajı
Haber-Kamera: Barış YILMAZ / BURSA, (DHA)
===========================================
7)TÜRK DÜNYASI KADINLARININ SESİNİ DUYURUYOR
KAZAKİSTAN’dan 2014 yılında Türkiye’ye gelerek Kayseri Erciyes Üniversitesi’nde yüksek lisans ve doktorasını tamamlayan Dr. Zhuldyz Sakhi, kurucusu olduğu Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisiyle kadınların sesini duyuruyor. Erzurum Atatürk Üniversitesi iş birliği ile düzenlenen 3’üncü Uluslararası Türk ve Dünya Kadın Araştırmaları Kongresi’ne katılan Dr. Sakhi, “Türk dünyası kadınlarının sesini duyurmak ve onları birleştirmek için yola çıktık” dedi.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın bursu ile 2014 yılında Kazakistan’dan Türkiye’ye gelen Dr. Zhuldyz Sakhi, Kayseri Erciyes Üniversitesi’nde doktora yaptı. Halen İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde çalışmalarına devam eden Sakhi, Türk dünyası kadınlarını bir araya getirmek ve onların sesini duyurmak için Aralık 2022’de Türk Dünyası Kadın Araştırmaları Dergisi’ni kurdu. Derginin editörlüğünü de yapan Sakhi, Türk dünyası ortak amacına yönelik çalışmalar yapan akademisyenlerin de desteğiyle, ilk olarak 2022 yılında Kazakistan’da Uluslararası Türk ve Dünya Kadın Araştırmaları Kongresini düzenledi. Kongrenin ikincisi 2023 yılında Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de, üçüncü kongre ise Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin ev sahipliğinde Türkiye’de yapıldı. 15 farklı ülkeden 87 bilimsel çalışmanın sunulduğu kongrede, Türk ve dünya kadın hayatının her alanını kapsayan çalışmalara yer verildi. Kadının tarihsel süreç içindeki konumu, aile içindeki yeri, hukuki kazanımları, bilim, sanat, siyaset, sosyokültürel ve ekonomik alanlardaki durumu, kadına yönelik şiddet, kadının eğitimi, kadın sağlığı, çocuk gelişimi ve eğitiminde kadının rolü, medyada kadın gibi konular masaya yatırıldı.
ARAŞTIRMALAR KİTAPLAŞTIRILACAK
Türk dünyasındaki kadınların sesini duyurmak amacıyla akademisyenlerle yola çıktığını belirten Dr. Zhuldyz Sakhi, “Kazakistan’dan Türkiye’ye Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın bursuyla geldiğimde, burada tanıştığım kadınların hikayeleri ve deneyimleri beni derinden etkiledi. Bu süreçte, Türk dünyası olarak birbirimizi ne kadar az tanıdığımızı fark ettim. Her bir kadın, kendi kültüründen bir parça taşırken, aslında ortak bir mirasın temsilcisi olarak bir araya geliyordu. Türkiye’de geçirdiğim süre zarfında, edindiğim bilgi ve deneyimlerin karşılığında Türk dünyası kadınlarını bir araya getirme misyonuyla yola çıkmaya karar verdim. Bu amacım doğrultusunda, benimle birlikte çalışan değerli akademisyenlerin desteğiyle ilk adım olarak bir dergi oluşturduk. Bu dergi, sadece bir yayın olmanın ötesinde, Türk kadınlarının sesini duyurabilecekleri, fikirlerini ve deneyimlerini paylaşabilecekleri bir platform haline geldi. Dergimizin ardından, bu birlikteliği daha da güçlendirmek amacıyla çeşitli kongreler düzenlemeye başladık. Bu kongreler, Türk dünyası kadınlarının bir araya gelerek deneyimlerini paylaşmalarını, fikir alışverişinde bulunmalarını ve ortak projeler geliştirmelerini sağladı. Böylece, Türk kadınlarının gücünü ve potansiyelini daha geniş bir kitleye ulaştırma fırsatını elde ettik. Bu yolculuk, sadece bir akademik çaba değil, aynı zamanda kültürel bir dayanışmanın, güçlü bir kardeşliğin ve ortak bir geleceğin inşasına yönelik bir adım olarak da değerlendirilmelidir. Türk dünyasının zengin kültürel mirası içinde kadınların vazgeçilmez rolünü ön plana çıkararak, bu alanda daha fazla farkındalık yaratmayı hedefliyoruz. Kazakistan’da düzenlediğimiz ilk kongrede 60, Azerbaycan Bakü’deki ikinci kongrede 75 olan bilimsel çalışma sayısı, üçüncü kongremizde 87’ye yükseldi. Türk ve dünya kadın hayatının her alanını bizim ilgi alanımıza giriyor. Yılda bir kez düzenlediğimiz kongrelerde akademisyenlerimizin sunduğu birbirinden değerli çalışmaları bir araya toplayıp kitaplaştırmak istiyoruz” diye konuştu.
Tarih boyunca Türk dünyasında kadının her zaman özgür ve güçlü bir yeri olduğunu ifade eden Sakhi, “Devlette ve ailede kadının yeri her zaman önemli olmuştur. Ancak günümüzde kadınlara yönelik değişen sorunlarla karşı karşıyayız. Kadına yönelik şiddet ve psikolojik baskı gibi birçok sorunun üzerine gitmek istiyoruz” dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü
————————-
-Kongreye katılan davetliler
-Dr. Zhuldyz Sakhi’nin konuşması ve belge verilmesi
-Kongrede mini konser
-Dr. Zhuldyz Sakhi ile röp
Haber: Salih TEKİN – Kamera: Oktay POLAT / ERZURUM,(DHA)
========================================
8)’SİBEL’İN ÇORBASI’YLA GÖNÜLLÜLERE DOKUNUYORLAR
İZMİR’de ihtiyaç sahiplerine sıcak çorba ulaştırmak için arkadaşı Ece Altınörs ile yola 2014 yılında yola çıkan Sibel Arslan (22), 3 yıl sonra kanserden hayatını kaybetti. Sibel Arslan’ın iyilik hareketini, Sokak Çorbacıları Yardımlaşma Derneği’ni kuran arkadaşları devam ettirip, ismini verdikleri ‘Sibel’in Çorbası’nı haftanın iki günü ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor.
2014 yılında İzmir’de üniversite öğrencisi olan Sibel Arslan ve arkadaşı Ece Altınörs, Alsancak ve Üçkuyular arasında bisikletleri ile ihtiyaç sahiplerine bir kase sıcak çorbayı ulaştırmak için yola çıktı. Başlattıkları iyilik hareketini sosyal medyadan duyuran Arslan, başta arkadaşları olmak üzere kısa sürede birçok gönüllüden destek aldı. Sibel Arslan’ın 3 yıl sonra kanserden hayatını kaybetmesinin ardından başlattığı iyilik hareketini, arkadaşları ‘Sokak Çorbacıları Yardımlaşma Derneği’ ile bir adım öteye taşıdı. Çarşamba ve cumartesi olmak üzere haftanın iki günü ‘Sibel’in Çorbası’ ismini verdikleri çorbayı yaparak dağıtan gönüllüler, İzmir’in farklı bölgelerinde yaşayan evsiz ve evsiz kalma ihtimali olan kişilerin hayatlarına dokunmaya devam ediyor.
Sokak Çorbacıları Yardımlaşma Derneği Başkanı Mustafa Sandal, “Bu iyilik hareketine dernek olarak 2018 yılının şubat ayında başladık. 2014 yılında Sibel Arslan, bir arkadaşı ile beraber sosyal medyadan İstanbul’da ihtiyaç sahiplerine çorba dağıtan bir grup gördüğünde bireysel olarak İzmir’de de yapmak istemişler. Böylelikle Sibel arkadaşımız ilk ateşi yakanlardan biridir. Bu süreçte kendileri de sosyal medyadan paylaşım yapmışlar. 2017 yılında arkadaşımız Sibel’i kaybettik. Bunun üzerine bu iyilik hareketini biz devam ettirmeye başladık. Burası tamamen gönüllülük esaslı bir yer. Herhangi bir hiyerarşi düzeni yok ve herhangi bir din, dil, ırk, cinsiyet, siyasi ayrım gözetmiyoruz. Bu kapıdan girdiğinizde gerçekten bizi anlayan ve bizi bilen insanların bir arada olduğunu görüyoruz” dedi.
‘ÇORBA IHTIYAÇ SAHIPLERI INSANLARLA ILETIŞIM KURMAK IÇIN ARAÇ’
Her hafta evsizlere ve her an evsiz kalacak kişilere çorba ikram ettiklerini söyleyen Sandal, “Aslında bu çorbayı ihtiyaç sahipleri insanlarla iletişim kurmak için araç olarak görüyoruz. Bir kase çorba o an o kişinin karnını doyuruyor ancak asıl önemli olan onlarla iletişime geçmemize vesile oluyor. Böylelikle barınma, giyecek, hastane gibi ihtiyaçları doğrultusunda hareket etmeye çalışıyoruz. Bu süreci ise devlet destekli olarak ilerletmeye çalışıp destek oluyoruz. Çorba dağıtımlarımızı Basmane, Konak ve Alsancak bölgesinde yapıyoruz. Kış aylarında da İzmir Otogar bölgesini dahil ediyoruz. Haftanın iki günü saat 16.00’da derneğimize gelip, çorba yapıma başlıyoruz. Çorbamız için patates, soğan, havuç, mercimek gibi malzemeler kullanıyoruz” diye konuştu.
‘GÖNÜLLÜ YOKSA BIZ HEP BİR KİŞİ EKSİĞİZ’
Gerekli malzemeler için maddi ve ayni bağış kabul ettiklerini belirten Mustafa Sandal, “Derneğimize gelip makbuz karşılığında ya da resmi bir İBAN numarası ile bağış yapılabiliyor. Ancak bizim en öncelikli isteğimiz çorbayı birlikte yapmaları ve dağıtıma katılmaları. Bize burada destek olmaları en büyük temennimiz. Çünkü onlar yoksa biz hep bir kişi eksiğiz. Sibel ve arkadaşı ile ilk olarak Alsancak’tan Üçkuyalar istikametine kadar bisikletlerle termoslara doldurup çorba ikram etmeye başlıyorlar ve zamanla büyüyorlar. Bazen insanlar hala bize Sibel ve arkadaşını soruyorlar. Biz Sibel arkadaşımızdan sonra bu bayrağı alıp resmi bir dernek kanalıyla devam edelim istedikö ifadesine yer verdi.
‘SOSYAL MEDYADAN GÖRÜP GÖNÜLLÜ OLDUM’
İzmir Kınık’ta öğretmen olan Ali İhsan Genç, “Derneği hafta sonu sosyal medyadan gördüm. İzmir’e geldim ve bu iyilik hareketine katılmak istedim. İnşallah bundan sonra da katılırım. Evsizlere ve dezavantajlı gruplara arkadaşlar yardım ediyorlar. Çok güzel bir şey. Bundan sonra da devam etmeyi düşünüyorum. İhtiyacı olan insanların yanında olmak güzel” dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü
————————-
-Çorba yapımından görüntü
-İhtiyaç sahiplerine çorba dağıtımından görüntü
-Sokak Çorbacıları Yardımlaşma Derneği Başkanı Mustafa Sandal ile röp.
-Gönüllülerden Ali İhsan Genç ile röp.
-Genel ve detay görüntü
Haber: Yağmur ÖNGÜN – Kamera GÖKHAN KILIÇ/ İZMİR, (DHA)
========================================
9)YARALI GEYİK FABRİKAYA SIĞINDI
İZMİR’in Kemalpaşa ilçesinde, sol ön ayağı kırılan bir geyik organize sanayi bölgesindeki bir fabrikaya sığındı. Fabrikadaki işçilerin durumun bildirmesi üzerine yaralı geyik, tedavi edilmek üzere görevliler tarafından götürüldü.
Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi’nde yedek makine parçaları üreten bir fabrikaya yaralı bir geyik geldi. Yürüme güçlüğü çeken geyik, daha sonra yere yattı. Çevresinde toplanan kişilere rağmen geyik yerden kalkmadı. Geyiğin yaralı olduğunu fark eden fabrika işçileri, durumu belediye ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğüne bildirdi. İhbar üzerine gelen ekipler, geyiğin sol ön bacağının kırık olduğunu tespit etti. Uyuşturucu iğne yardımı ile uyutulan geyik, tedavi edilmek üzere barınağa götürüldü.
Görüntü Dökümü
—————–:
-Fabrikanın içinde dolaşan geyiğin görüntüsü
-Geyiğin dolandıktan sonra yere yığılması
-Genel ve detay
Emircan DURAK/KEMALPAŞA, (İzmir), (DHA)-
===========================================
GündemDemirören Haber Ajansı{url}
GÜNDEM
1 gün önceGENEL
1 gün önceGÜNDEM
1 gün önceGÜNDEM
1 gün önceGÜNDEM
1 gün önceDÜNYA
1 gün önceGÜNDEM
1 gün önce