0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, ” İsrail’in Palavraları platformu, İrtibat Başkanlığımızın nezdinde Türkiye Cumhuriyeti’nin hakikate ve adalete olan sadakatinin bir tezahürüdür. Platformumuzun tarihe kıymetli ve onurlu bir kayıt olarak düşüleceğini düşünüyorum” dedi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen ‘The Lies of Israel’ (İsrail’in Yalanları) platformu lansmanına ve panele katıldı. İsrail’in Gazze’ye yaptığı hücumlar sonucunda Filistin halkının yaşadığı problemlerin anlatıldığı görüntü gösterimiyle başlayan programda, dezenformasyon ve palavra haberlerin tesirine dikkat çekildi. Programın açılış konuşmasını yapan Altun, İsrail’in saldırganlığının son periyotta artış gösterdiğini ve Türkiye’nin başından beri dikkat çektiği tehlikeli bir noktaya gerçek süratle tırmandığını tabir ederek, “Her şeyden evvel İsrail, Gazze’deki soykırımı, zulüm ve vahşeti, bütün bir Orta Doğu bölgesine yaymaya çalışıyor. ABD’de siyonizm zıddı bir Yahudi olan, İsrail tenkitleri sebebiyle geçtiğimiz aylarda üniversitedeki işine son verilen Profesör Maura Finkelstein de bu konuya dikkat çekmektedir. Finkelstein, ‘İsrail’in yalnızca tüm Filistin’i sömürgeleştirmek istemediğini, tıpkı vakitte Lübnan’a, Suriye’ye ve Sina’ya girmek istediğini ve bu niyetini her vakit açıkça belirten soykırımcı, yerleşimci bir sömürge devleti’ olduğunu vurguluyor. Bu mevzuda başta bölge ülkeleri olmak üzere tüm dünyanın dikkatini daha çok çekmek ve İsrail’in saldırganlığını global barış iradesi karşısında mahküm ederek engellemek artık son derece acil bir gereklilik halini aldı. Çünkü İsrail’in bölgede hiçbir insani ve vicdani hudut tanımayan vahşeti, halihazırdaki memleketler arası gerginlikleri ve politik çatlakları daha da büyütme riski taşımaktadır. Bu noktada gerek bölgesel düzeyde, gerekse global düzeyde İsrail’i durdurmak için çok daha ağır bir mesai harcamak, İsrail’in saldırganlığını sebep ve sonuçları prestijiyle memleketler arası toplumun gündemine daha fazla taşımak son derece önemli” açıklamasında bulundu.

“İsrail, Gazze’de 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana 85 bin 500 ton bomba kullandı”

Türkiye olarak İsrail’le ilgili birtakım gerçekleri milletlerarası toplum nezdinde açıkça lisana getirmekten asla çekinmediklerini belirten Altun, “Size İsrail vahşetinin boyutlarının sayılara nasıl yansıdığını anlatmak istiyorum. İsrail, Gazze’de 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana 85 bin 500 ton bomba kullandı, 786’sı bebek, 17 bin 240’ı çocuk, 11 bin 742’si bayan 43 bini aşkın Filistinliyi katletti. İsrail’in katlettikleri ortasında bin 47 sıhhat çalışanı, 85 sivil savunma vazifelisi ve 177 gazeteci de var. Gazze’de enkaz altında en az 10 bin cenazenin olduğu kestirim ediliyor. İsrail, 150 bin konutu büsbütün yıktı. 126 okul ve üniversite, 814 cami, 3 kilise ve 36 spor tesisi de bu yıkılan yapılar ortasında. Besin ve sıhhat muhtaçlığını bir silaha dönüştüren İsrail’in akınları yüzünden Gazze’de 3 bin 500 çocuk açlık nedeniyle vefat riski altında. Yeniden geçtiğimiz hafta İsrail, Gazze’de Kemal Udvan Hastanesi’ni işgal etti, hastane müdürü Dr. Husam Ebu Safiyye, hekimler ve hastane çalışanlarını esir aldı” tabirlerine yer verdi.

“250’yi aşkın İsrail dezenformasyonunu tespit ettik”

Türkiye olarak sistematik zulüm sistemine birinci günden itibaren karşı çıktıklarını lisana getiren Altun, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz bir yıllık süreçte hem çatışmaların durması hem de işlenen hataların ifşası ve yargıya taşınması noktasında tüm dünyada öncü bir rol üstlendi. Türkiye olarak bu süreçte ABD ve Batılı ülkelerin takviyesiyle Filistin topraklarında soykırıma girişen İsrail ile ticareti büsbütün durdurduk. İsrail’in yargılandığı Milletlerarası Ceza Mahkemesi’ndeki davaya müdahil olduk. Bunun da ötesinde Türkiye olarak İsrail’in cürümlerini ortaya koyan somut kanıtları milletlerarası kamuoyunun dikkatine sunduk. Bağlantı Başkanlığı olarak da, İsrail’in palavrayla, dezenformasyonla, kurgu eseri içeriklerle memleketler arası kamuoyunun dayanağını alma uğraşına karşı birinci günden itibaren çalışmalar yaptık. Başkanlığımız bünyesinde yaptığımız çalışmalarla 250’yi aşkın İsrail dezenformasyonunu tespit ettik, 6 lisanda memleketler arası kamuoyunun istifadesine sunduk” diye konuştu.

Türkiye’nin İsrail’in Gazze’de uyguladığı soykırıma karşı siyasetten iktisada her alanda en sert yansıyı gösterdiğini ve elindeki tüm enstrümanlarla soykırımı durdurmak için ağır gayret sarf ettiğini kelamlarına ekleyen Altun, Bağlantı Başkanlığı olarak Türkiye’nin bu halinin her basamağında üzerlerine düşen vazifeyi yerine getirmeye çalıştıklarını söz etti. Altun, İsrail lobisinin memleketler arası alanda konvansiyonel ve yeni medya araçları üzerinde kurduğu tahakkümü adım adım yıktıklarını aktardı.

“İsrail’in Palavraları platformu, İsrail dezenformasyonlarını tespit ediyor, bunları 7 farklı lisanda, evraklarla ifşa ediyor”

İsrail’in Palavraları platformunun da İrtibat Başkanlığı nezdinde Türkiye Cumhuriyeti’nin hakikate ve adalete olan sadakatinin bir tezahürü olduğunu vurgulayan Altun, “Bu platform, İsrail ve onu destekleyen güçlerin oluşturduğu dezenformasyonlara karşı adalet ve hakikatten yana hal alan bir irtibat cephesidir. İsrail’in Palavraları platformu, İsrail palavralarını ve dezenformasyonlarını tespit ediyor, bunları 7 farklı lisanda, evraklarla ifşa ediyor. İsrail’in Gazze’de işlediği soykırımı legal göstermek için yürüttüğü kötücül kampanyaları dijital içerikler ve toplumsal medya platformları aracılığı ile geniş kitlelere ulaştırıyoruz. İsrail’in Palavraları Platformu çok boyutlu bir bilgi tabanı olması sebebiyle değerli bir memleketler arası kaynak mahiyetindedir. Milletlerarası medya tertibinde büyük bir boşluğu dolduracak olan İsrail’in Palavraları platformu, İrtibat Modelimizin milletlerarası yüzünü temsil eden yüz akı projelerimizden birisidir” formunda konuştu.

“İsrail, memleketler arası medya tarafından da adeta fütursuzca destekleniyor”

İsrail’in Palavraları üzere platformlarla İsrail zulmünü ifşa etmeyi kendilerine görev etmelerinin bir öteki sebebinin milletlerarası medyanın ikiyüzlü tavrı olduğunu aktaran Altun, “Saldırıların başladığı günden bugüne İsrail, aldığı onca askeri ve siyasi takviyenin yanı sıra milletlerarası medya tarafından da adeta fütursuzca destekleniyor. Bakınız, geçtiğimiz günlerde bir dijital içerik platformu, Filistin’le ilgili 19 sinemaya ambargo koyarak kaldırdı. Söz özgürlüğünden dem vuranlar, tarihin gördüğü en acımasız soykırımlardan birisini açıkça desteklemekten hiçbir mahcubiyet duymuyorlar. Bu apaçık bir ikiyüzlülüktür. Bu insanlık onurunu, siyasi ve ticari menfaatler uğruna siyonist lobilere teslim etmektir. Milletlerarası medyanın İsrail’e olan şartsız dayanağını basın-yayın organlarında daha uygun görebiliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

“İsrail’in Palavraları platformu tarihe kıymetli bir kayıt olarak düşülecek”

Türkiye’nin tıpkı İsrail’e karşı durduğu üzere haksızlık ve adaletsizlikler karşısında tüm dünyada hakikatin temsilcisi olmaya devam edeceğine işaret eden Altun, “Dünyanın İsrail’in söylediği palavralarla kandırılmasına, yaydığı dezenformasyonlarla manipüle edilmesine karşı sessiz kalamayız, kalmayacağız. Bu sebeple İsrail’in Palavraları Platformumuzun tarihe kıymetli ve onurlu bir kayıt olarak düşüleceğini, yalnızca bununla da kalmayarak İsrail üzere soykırımcı bir terör devletinin cürümlerini ifşa edecek değerli bir çalışma olacağını düşünüyorum” dedi.

Program, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un konuşmasının akabinde panel ile devam etti. – ANKARA