0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Olay, geçen yıl 10 Eylül’de Ereğli ilçesi Yumurtalık kayalıklarında meydana geldi. Bölgede arkadaşları ile kamp yapan iç mimar Bartu Can, sabah saatlerinde hareketsiz halde bulundu.

Can’ın arkadaşları, 112 Acil Davet Merkezi’nden yardım istedi. Gruplar, Can’ın hayatını kaybettiğini belirledi. Otopside, Bartu Can’ın çenesinin üstünde mermi girişine rastlanınca cinayet ihtimali kuşkusuyla soruşturma başlatıldı. Olay gecesi, Can’ın yanında olabileceği bedellendirilen 6 kişi, farklı tarihlerde gözaltına alınıp, tabirleri sonrası özgür bırakıldı.

2 KUŞKULU GÖZALTINA ALINDI

Zonguldak Vilayet Jandarma Komutanlığı grupları, HTS kayıtları, plaka tanıma sistemindeki bilgiler, güvenlik kameraları ve bölgedeki fotokapanları inceledi. 22 bin 543 plakayı inceleyen jandarma, Kenan Alagöz ve M.Ö.’nün olay yerinde bulunduğunu tespit edip, 2 kişiyi gözaltına aldı. M.Ö. tabirinde, jandarmaya yaşananları anlattı.

Gözaltında Bartu Can’ı tanımadığını, arabasına binince tartışmaya başladıklarını anlatan Kenan Alagöz, havaya ateş açtığını daha sonra indirirken 2’nci defa patladığını ve Can’ın vurulduğunu söyledi. Kenan Alagöz, 5 Mart’ta tutuklanırken, olay sırasında yanında bulunan M.Ö. isimli denetim kaidesi ile özgür bırakıldı. Sanıklar hakkında dava açıldı.

‘VİCDAN AZABI ÇEKİYORUM’

Ereğli Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Kenan Alagöz SEGBİS aracılığıyla katılırken, salonda tutuksuz M.Ö., taraf avukatları ve Can’ın ailesi hazır bulundu.

Pişman olduğunu söyleyen Kenan Alagöz, “Bilerek ve isteyerek yapmadım. Vicdan azabı çekiyorum, çok pişmanım” dedi. Sanığın avukatı ise müvekkilinin ‘Kasten öldürme’ kabahatini bilerek işlemediğini, olayın alkolün ve uyuşturucunun tesiriyle olduğunu, nasıl yaşandığını tam olarak bilmediğini, öleni evvelden tanımadığı ve aracın kapısını kapatmaya çalıştığı esnada silahın ezkaza ateş almasından ötürü ‘Taksirle vefata neden olma’ kabahatinden yargılama yapılması gerektiğini ve haksız tahrik kararlarının uygulanması gerektiğini savundu.

‘1-2 DAKİKALIK OLAYDI’

Olayı tam olarak görmediğini tabir eden M.Ö., “Çöpleri toplamaya çalışıyordum. Benim kapım açıktı, merhum sol art kapıdan araca bindi. İnmesini söyledim lakin müdahale etmedim. 1-2 dakikalık olaydı, anlık gelişti. Kenan ağabey otomobilden çıktı, olay nasıl oldu görmedim. Beraatimi talep ederim” dedi. Sanık avukatı ise müvekkilinin cinayetin aydınlatılmasına katkı sağladığını, ‘Yardım etme’ kabahatinden yargılanmasının lakin ahlaken olabileceğini söyledi.

‘SOĞUKKANLI HALDE OLAYLARI GİZLEYİP, SUÇA İŞTİRAK ETTİ’

Bartu Can’ın ailesinin avukatı da şunları söyledi:

“M.Ö. yardım eden midir yoksa iştirak halinde birlikte mi olayı gerçekleştirmişlerdir? Maktulün vurulduktan sonra vefata terk edilmesi, sonraki gün M.Ö.’nün cenazeye katılması, birkaç ay sonra da ‘Sizin olay ne oldu?’ halinde maktulün babasına sorması üzere konular dikkate alındığında M.Ö.’nün çok itidalli halde olayları gizleyip, suça iştirak ettiği anlaşılmaktadır.”

Bartu Can’ın annesi Filiz Can da “Çocuklarımı sıkıntı kaideler altında yetiştirdim. Pırlanta üzere çocuklardır. Bizden onu aldılar. Cezalandırılmalarını istiyorum. Türk adaletine güveniyorum” dedi.

‘HER GÜN AĞLIYORUZ’

Baba Ahmet Turan Can, ölen oğlunun ilçenin sayılı iç mimarlarından olduğunu belirterek, “Kendisi kişiliği, giysisi, karakteri ile görenin kolay kolay unutmayacağı bir çocuktu. Her gün ağlıyoruz. Sanıklar oğlumu katlettiler. Onların da ağlamasını istiyorum. Cezalandırılsınlar” diye konuştu.

Mahkeme heyeti, Kenan Alagöz’e ‘Kasten öldürme’ kabahatinden ‘iyi hal’ indirimi uygulayarak 25 yıl mahpus cezası verdi. Ayrıyeten sanığın tutukluluk halinin devamına hükmedildi. İsimli denetim önlemleri uygulanan M.Ö.’ye ise ‘Yardım etme’ kabahatinden ‘iyi hal’ indirimi uygulanarak 8 yıl 4 ay mahpus cezası verildi.
DHA