0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AK Parti’li milletvekilleri, TBMM Genel Kurul’daki küme sıralarına, ‘Daha çok çalışacağız, daha çok üreteceğiz’ pankartları koydu.

TBMM Genel Kurulu, kamuoyunda 9’ncu Yargı Paketi olarak da bilinen, ‘Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni görüşmek üzere Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ başkanlığında toplandı. Ankara’nın Kahramankazan ilçesinde bulunan Türk Havacılık ve Uzay Sanayi AŞ’ye (TUSAŞ) yönelik gerçekleştirilen atağın akabinde bir TUSAŞ çalışanının, ‘Daha çok çalışacağız, daha çok üreteceğiz’ kelamlarının yer aldığı pankartları AK Parti’li milletvekilleri, Genel Kurul’da bulunan küme sıralarına koyuldu. AK Parti Kütahya Milletvekili İsmail Çağlar Bayırcı, “Hainlere inat, daha fazla çalışacağız, daha fazla üreteceğiz. Türkiye’nin havacılık ve uzay sanayi çalışmalarındaki öncü kuruluşu olan TUSAŞ, 28 Haziran 1970 tarihinde kurulmuştur. TUSAŞ, ürettiği ve geliştirdiği ATAK, GÖKBEY, KAAN, HÜRJET, HÜRKUŞ, ANKA, AKSUNGUR, ŞİMŞEK, GÖKTÜRK-1 ve 2’yle savunma endüstrimizin en önemli kurumlarındandır. AK Parti hükümetlerimizin uyguladığı siyasetlerle yüzde 20’lerde olan savunma sanayi yerlilik oranı bugün yüzde 80’lere artmış, binden fazla yerli savunma sanayi projesi ve 100 milyar dolarlık proje portföyüyle bu alanda kendi kendine yeten bir ülke pozisyonuna gelmiştir. Ayrıyeten TUSAŞ’ın da yer aldığı insansız hava aracı pazarında dünyanın açık orta en büyük üreticisiyiz. Türkiye’de savunma endüstrisinde çalışan mühendislerimizin yaş ortalaması yalnızca 33 olup ülkemizin geleceği emin ellerdedir. Türk savunma endüstrisi güçlenerek üretmeye devam edecektir” sözlerini kullandı.

‘HAİNLERE İNAT DAHA FAZLA ÇALIŞACAĞIZ’

AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Özer ise “Cumhuriyetimizin 101’inci yıl dönümünde savunma endüstrimizin tarihi günlerinden birine şahitlik ettik. Yerli ve ulusal imkanlarla TUSAŞ tarafından üretilen Türkiye’nin birinci genel niyet helikopteri GÖKBEY güvenlik güçlerimizin envanterine girdi. Şehit mühendisimiz Zahide Güçlü Ekici’nin GÖKBEY projesinde yer alması da GÖKBEY’i bizim için daha manalı hale getirdi. Türkiye Yüzyılı’nda tam bağımsız Türkiye hayalimizi gerçekleştirmek için hainlere inat daha fazla çalışacağız, emperyalistlere inat daha fazla geliştireceğiz. GÖKBEY’in gök vatanımıza ve milletimize iyi olmasını diliyor, bu projede emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

ESENYURT BELEDİYE BAŞKANI AHMET ÖZER İLE İLGİLİ ÖNERGE REDDEDİLDİ

TBMM Genel Heyeti’nde, küme lider vekillerinin konuşmalarının akabinde TBMM Başkanlığına sunulan araştırma önergelerine geçildi. Bu kısımda CHP Kümesi’nin sunduğu, ‘Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’e karşı kurulan kumpas’ başlıklı genel görüşme önergesi üzerine görüşmeler başladı. CHP kümesi ismine kelam alan Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, “Bugün tekrar, sabaha karşı, apar topar bir belediye liderimize operasyon yapıldı. Esenyurt Belediye Liderimiz hem de konutundan çağrılsa çok rahat söze gidecek, tabir verecek bir belediye liderimize sabah operasyon yapıldı. Hepimiz biliyoruz ki bu operasyon bir belediye liderine operasyonun ötesinde onu seçen halkın iradesine, milletin iradesine dönük operasyon. Hepimiz biliyoruz ki iktidar işine gelmeyen alanları, bilhassa halkın seçtiği belediye liderlerini kayyum formülüyle kendine bağlamanın bin türlü hesabını, oyununu yapma konusunda maharetli. Artık, soruşturmayla ilgili savcının açıklaması var, ne için gözaltına almışlar, operasyonu niçin yapıyorlar. Ahmet Özer, Esenyurt Belediye Liderimiz pak kağıdı almış, 6 ay evvel aday olurken, ‘Aday olmasında bir mahzur yok’ demişsiniz. Pak kağıdı almış, yıllardan bu yana akademisyen, yıllardan bu yana kitapları var, makaleleri var. Artık, diyorlar ki, ‘İmralı görüşmeleri sırasında Abdullah Öcalan, Ahmet Özer’in ismini referans vermiş.’ Allah Allah milletin aklıyla alay etmeye bakın” değerlendirmesinde bulundu.

‘SİYASİ KARAR ALGISINI GÜÇLENDİRİYOR’

Önerge üzerine söz alan Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya ise “Esenyurt Belediye Lideriyle ilgili bir mahkeme kararı varsa; belediye başkanlığı devam ettirilerek, gözaltı yapılmadan bir mahkeme süreci yürütülebilirdi. Fakat sabahleyin saat 6’da kapısına dayanan polislerle bir arada geçmiş 10 yıla dayalı kimi tabirlerle birlikte gözaltı yapılması, Esenyurt halkında, İstanbullularda, genel manada Türkiye’nin dört bir tarafında, ‘Bu bir siyasi karardır’ formunda bir algıyı maalesef destekliyor. Adalette ikili standart olmaz kıymetli milletvekilleri, adaletin sana, bana, ona göresi olmaz. Adalet heykelinin niye gözleri kapalıdır? Zira kimin ne olduğuna, kimlerin ne olduğuna bakmaz, buna nazaran hareket etmez ve yalnızca adalette gerçek olup olmadığına bakar” dedi.

‘SEÇME VE SEÇİLME HAKKINI TANIMIYORSUNUZ’

AK Parti ve MHP’nin seçme ve seçilme hakkına akın başlattığını söyleyen DEM Parti Batman Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, “Önce 2016’da daha sonra 2019’da seçilmiş belediye eş liderlerimiz misyondan uzaklaştırıldı, yerlerine kayyum atandı, meclisler fiilen lağvedildi. Belediyelerde misyon yapan 10 binlerce personel işten çıkarıldı, belediyenin imkanları iktidara peşkeş çekildi, çok sayıda belediye neredeyse 10 yıl bütün kaynaklarını verse kapatamayacak kadar borçlandırıldı. 2024’te iktidar gasp siyasetinden vazgeçmedi, evvel Van’a göz dikti, olmadı akabinde 3 Haziranda Hakkari’ye kayyum atadınız; hakikaten dur durak bilmiyorsunuz. Siz seçildiğinizde buna, ‘Halk iradesi’ diyorsunuz, ‘Saygı duyun’ diyorsunuz fakat muhalefetin seçme ve seçilme hakkını tanımıyorsunuz. Sanırsınız AKP ve MHP’liler seçimle geliyor, bizler tombaladan çıkıyoruz. Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınması da bunlardan farklı değil” tabirlerini kullandı.

‘TÜRKİYE TERÖR ÖRGÜTLERİNE HİZMET EDEN OLUŞUMLARA TAVİZ VERMEZ’

AK Parti Kümesi ismine kelam alan İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, “Partimizin kuruluşunda, varoluş temelinde, çimentosunda bu hürmet ve anlayış bulunmaktadır. Sandıktan çıkan her sonuç bizim için çok kıymetlidir, biz milletimizin tercihine her daim hürmet duymuş bir partiyiz. Bununla birlikte, Türkiye’nin güvenliğini ilgilendiren sıkıntılarda takdir edersiniz ki zafiyet gösterilmemesi gerekmektedir. Bu noktada terör örgütlerinin değirmenine su taşıyan şahısların, terör örgütleriyle birlikte hareket eden bireylerin farklı kıymetlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Bu inanç, 85 milyon vatandaşımızın da kabul ettiği bir yaklaşımdır. Terörle siyaset, şiddetle demokrasi yan yana gelemez. Türkiye’nin terörü destekleyen, terör örgütlerine hizmet eden oluşumlara taviz vermesi asla beklenemez. Cumhurbaşkanımızın tabir ettiği biçimde, ‘Coğrafyamız bir ateş çemberine dönüşmüşken, terör örgütünün mensupları Esenyurt’u kasıp kavururken bundan neden rahatsız oluyorsunuz?’ Kelamda, ‘Kent uzlaşısı’ ismi altında kentleri, ilçeleri, belediye meclislerini paylaşarak aday yaptığınız, PKK sloganlarının atıldığı toplantılar, şenlikler düzenleyen Esenyurt Belediye Meclisinde İstiklal Marşı’nı okumamak için büyük efor sarf eden bu kişi Cumhuriyet Halk Partisi’nin bayrak, devlet, millet bedellerini mi temsil etmektedir?” diye konuştu.

‘BİZ BU KUMPAS DAVALARINI GÖRDÜK’

AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel’in açıklamalarına yanıt vermek üzere kelam alan CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, “Biraz evvel hatip burada hatalıların telaşıyla, aslında söyleyecek bir şey bulamadığı için iftira atmaya devam etmiş, iftira yolunu seçmiş. CHP’nin bayrak, millet, devlet görüşünün ne olduğunu bu millet de çok yeterli biliyor, tarih de çok güzel biliyor. CHP, ‘Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldım’ diyenlere karşı, vakti geldiğinde yürekle milliyetçiliğin ne olduğunu göstermiştir. Tabelalardaki, ‘Türkiye Cumhuriyeti’ kelamından rahatsız olanlarla konumunu CHP her vakit çok net tanım etmiş ve nerede olduğunu bu millete göstermiştir. Artık, hatip ve belirli ki tezgahı kuranlar kararı vermişler yani şunu söylemiyor, ‘Bırakın yargı işini yapsın.’ Evvelce bu türlü söylerlerdi. Tam bilakis, Esenyurt terörden kasıp kavruluyormuş. Esenyurt terörden kasıp kavruluyormuş; ha, yeni bir terör operasyonu, yeni bir kumpas operasyonu başlamış. Bunun markası da muhakkak; markası var, elverişli bir aktör var, kim bu? Akın Gürlek. Daha evvel İstanbul’da Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı iken adrese teslim kararlar vermiş, sonra Adalet Bakanlığında Bakan Yardımcılığına terfi etmiş, ondan sonra yeni periyodun operasyonları için İstanbul’a gönderilmiş. Niyet belirli, hesap aşikâr, biz bu kumpas davalarını gördük” dedi.

‘ESENYURT’UN KAYNAKLARINA ÇÖKMEYİ AKLINIZDAN GEÇİRİYORSANIZ, ORADA DURUN’

Yüksel’in açıklamaları üzerine söz alan DEM Parti Küme Lider Vekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit ise AK Parti’nin icraatlarına baktıklarını kaydederek, “Onun için burada hukuk ve demokrasi ismine kurduğunuz cümlelerin hiçbir ehliyetinin olmadığını, hiçbir karşılığının olmadığını tabir edelim. Artık, hatip çok açık ve net aslında maksatlarının ne olduğunu ortaya koydu. Neymiş maksat? Aslında bizim kent uzlaşısı formülüyle büyükşehirlerde, büyük kentlerde size kaybettirmemizmiş. Size her türlü ittifak mübah, siz her türlü ittifakı kurabiliyorsunuz, her türlü seçim ittifakını yapabiliyorsunuz lakin biz Türkiye halkları lehine bir seçim ittifakı yaptığımızda, Türkiye halkları lehine bir tercihte bulunduğumuzda çabucak onu kriminalize ediyorsunuz, terörize ediyorsunuz ve amaç haline getiriyorsunuz. Öbür bir gaye neymiş? Aslında Ahmet Özer’in Esenyurt’ta, orada yaşayan halkları, orada yaşayan inançları, orada yaşayan toplumsal kesitleri içeren belediyecilik pratiğinin kendisinin gaye olduğunu açık ve net görüyoruz ancak daha kıymetli bir şey var; sayın hatip söyledi, dedi ki, ‘Çimentomuzdur’ bir de bu işin içerisinde görünmeyen şeyler var. Esenyurt Türkiye’nin en büyük belediyesi, en büyük kaynaklara sahip belediyesi. Çok açık ve net söylüyoruz: Esenyurt’a, Esenyurt’un kaynaklarına çökmeyi aklınızdan geçiriyorsanız orada durun” değerlendirmesinde bulundu.

ÖNERGE REDDEDİLDİ

Siyasi partilerin önerge üzerine görüşlerini aktarmasının akabinde Meclis Lider Vekili, önergeyi oylamaya sundu. Önerge, AK Parti ve MHP’nin oylarıyla reddedildi.

AK PARTİ’NİN MECLİS’İN ÇALIŞMA TAKVİMİNE AİT ÖNERGESİ KABUL EDİLDİ

CHP’nin küme önergesinin akabinde AK Parti’nin TBMM Başkanlığına sunduğu Meclis’in çalışma takviminin düzenlenmesine ait önergesine geçildi. Kabul edilen teklife nazaran, kamuoyunda 9’ncu Yargı Paketi olarak bilinen, ‘Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ ile ‘Bazı milletlerarası mutabakatların uygun bulunduğuna dair kanun teklifleri’ gündemin ön sırasına alındı. Genel Kurul’un kasım ayındaki çalışma günlerinde kontrol mevzuları görüşülmeyerek, kanun teklifleri ve komitelerden gelen öbür işler ele alınacak. Ayrıyeten Genel Konsey, 12, 13, 14, 19, 20, 21, 26, 27 ve 28 Kasım’ı kapsayan çalışma günlerinde saat 24.00’e kadar mesai yapacak. Genel Kurul’un bugünkü birleşiminde ise kamuoyunda 9’ncu Yargı Paketi olarak bilinen kanun teklifinin Birinci Kısmı üzerindeki konuşmalar ve soru-cevap süreci; 5 ve 6 Kasım’daki birleşimde de teklifin görüşmeleri tamamlanacak. Teklifin görüşmelerinin 7 Kasım Perşembe günü de tamamlanmaması halinde TBMM Genel Kurulu, haftalık çalışma günlerinin dışında 8 Kasım Cuma günü de mesai yapacak. Ayrıca Danışma Kurulu teklifine göre, TBMM Genel Kurulu yarın toplanmayacak.