VAN Gölü’nün su seviyesinin düşmesiyle Bitlis’in Tatvan, Ahlat ve Adilcevaz ilçelerine kıyıları mikrobiyalit tarlasına döndü. Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, son yıllarda küresel ısınmayla birlikte bazı havzalarda özellikle göllerde bir seviye alçalması yaşandığını, bu nedenle de mikrobiyalitlerin artık Van Gölü sahillerinde sıkça görüldüğünü söyledi.
Dünyanın en büyük sodalı gölü, Türkiye’nin ise en büyük gölü olan Van Gölü, küresel iklim değişikliğine bağlı olarak kuraklık nedeniyle alan kaybetmeye devam ediyor. Geçen yıl bölge, önceki yıllara oranla daha fazla yağış almasına rağmen Van Gölü’nde suyun yükselmesi istenen seviyede olmadı. Göl suyunun çekilmesiyle, göl tabanındaki mikrobiyalitler de gün yüzüne çıkıyor. Van Gölü’nde, tatlı suların çıktığı alanlarda daha çok rastlanan mikrobiyalitler son yıllarda sularının çekilmesiyle, sahillerde de sıkça görünür oldu. Önceki yıllarda Adilcevaz sahillerinde yoğun olarak görüntülenen mikrobiyalitler, Ahlat ve Tatvan ilçelerinde de görülmeye başlanırken; Tatvan ilçesi İncekaya köyü sahilleri ise adeta mikrobiyalit tarlasına döndü.
Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, son yıllarda küresel ısınmayla bazı havzalarda özellikle göllerde bir seviye alçalması yaşandığını, bu nedenle de mikrobiyalitlerin artık Van Gölü sahillerinde sıkça görüldüğünü belirterek şöyle konuştu:
“Son 4 yıldır yağışlarda da bir düşüş yaşanıyor. 2024 yılında yağış miktarı artsa da genel olarak seviyede bir alçalma söz konusudur. Tabii bu seviye azalmasına etki eden bazı faktörler var. Bunların başında yağış gelmektedir. Van Gölü havzasındaki yağış istasyonlarının verilerine baktığımızda orada ortalamanın altında bir yağışın son yıllarda kaydedildiğini görüyoruz. Dolayısıyla en önemli sebebi budur. Diğer bir sebep ise özellikle tarımsal sulamada kullanılan suları ifade edebiliriz. Özellikle Tatvan, Ahlat, Adilcevaz ve buradan Erciş’e doğru devam eden bir tarım havzası var. Son yıllarda ciddi bir su tüketimi var. Bu alanlarda binlerce yer altı suyu kullanılarak sondajlarla bir su tüketimi var. Bu su tüketimi de gölü besleyen kaynakları önemli bir şekilde etkilemektedir. Bazı kaynaklarla birlikte yeraltı su seviyesinin düşmesiyle kurumuş durumda. Dolayısıyla bu iki temel faktör nedeniyle göl seviyesinde bir alçalma meydana gelmektedir. Tabi Van Gölü suyunun seviyesinin düşmesi bu olumsuzlukla birlikte bazı ilginç görüntüleri de ortaya çıkardı. Özellikle göl kıyısında Adilcevaz başta olmak üzere bazı kesimlerde mikrobiyalitler ortaya çıkmaya başladı.”
HABER: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS, (DHA)-
DÜNYA
08 Aralık 2024MAGAZİN
08 Aralık 2024GÜNDEM
08 Aralık 2024EKONOMİ
08 Aralık 2024EKONOMİ
08 Aralık 2024YEREL HABERLER
08 Aralık 2024TV90HABER
08 Aralık 2024